19 Haziran 2007 Salı

Istedigin oluyor en sonunda..

Istedigin oluyor en sonunda
gonlumden, hatiralarimdan tum benligimden
siliyorum seni
bundan boyle
yok olacaksin hayatimdan
3'e kadar sayacagim ve sen yok olacaksin
nasil bir anda girdiysen hayatima
ayni o hizla cikip gideceksin hayatimdan
cikip gideceksin degil mi?

bana verdigin acilari,
doktugum onca gozyaslarimi,
uykusuz gecelerin hesabini tutmadan
toplayip attim denizin en derin yerine
senden kurtulabilmek icin.
:a015:
Suan; sanki seninle hic tanismamisim gibi
ve hic tutkunu olmamisim gibi gozlerinin,
hicbir sey yasanmamis gibi,
anilar biriktirmemis gibi davranmaya calisiyorum.

Seni unutabilmek icin,
resimlerimizi yakmakla basladim
gozumden suzulen yaslar ne kadar sondurse de
inatla yakiyorum kul olmasini izliyorum.
Her ne kadar aci verse de
dayanmaya calisiyorum.
bana seni hatirlatacak ne varsa evde
toplayip dagitiyorum tanimadigim kisilere
evet.. Silmek seni zor hafizalarimdan
ama ben zoru basaracagim ve seni unutacagim.

Senin ismin gectiginde bile uzulmemem icin,
kendimi toparlayabilmem icin,
yaralarimi sarabilmem,
yeni bir hayata baslayabilmem icin,
en onemlisi..
Bunu sen istedigin icin,
bitiriyorum seni
bende ne kadar yer kapladiysan
bosaltiyorum hepsini.

Selamm

Merhaba arkadaslar,
ismim Ozge, Istanbul'da yasiyorum ve 34 haftalik hamileyimmm...,umarim bebek sevincimi beraber kutlariz...

sorudokuyu seyreden varmiii?

arkadaslar TRT de yayinlanan sorudoku yarismasini seyrediyormusunuz? ben bu yarismaya katilmak istiyorum ama katilacak esim yok. cunku cevremdeki kimse sudoku bilmiyor. sudokuda ve genel kulturde iyi olan, ayrica istanbulda oturan varsa ve bu yarismaya katilmak isterse lutfen bana buradan cevap yazsin...
merakla bekliyorum.

Umarim her zaman iyilik kazanir.

Bir kizil derili cadirinin onunde dede ve torun
oturmus konusuyorlarmis…Birden iki tane kopek
bogusmaya baslamis.cocuk dikkatle onlari izlemeye
koyulmus.Bir sure sonra sormus dedesine
_ Dede sence hangisi kazanir?
Dedesi onlari adlandirdigi bicimde cocugu yanitlamaya
calismis.
_ Bak oglum! Onlardan beyaz olaninin adi iyilik, siyah
olanini adi kotuluk. Ben hangisini beslersem o kazanir…”

“Umarim her zaman iyilik kazanir.”

18 Haziran 2007 Pazartesi

tual uzerine yagliboya

yagliboya resim calismalarimi sizinle paylasmak ve bu konuda bilgisi olan arkadaslarla fikir alisverisinde bulunmak isterim.umarim begenirsiniz.

!!!bu kadar sevebilir misiniz??

Bir otobus duraginda karsilasmislardi ilk kez....
Biri tipta okuyordu, oburu mimarlikta. O ilk karsilasmadan sonra, bir kere, bir kere, bir kere daha karsilasabilmek icin, hep ayni saatte, ayni duraktan, ayni otobuse bindiler.
Genctiler, cok genc...
Birbirileriyle konusacak Cesareti bulmalari biraz zaman aldi ama sonunda basardilar. Ikisi de her sabah otobuse bindikleri semtte oturmuyorlardi aslinda. Delikanli arkadasinda aldigi icin o duraktan binmisti otobuse, kiz ise ablasinda.... Sirf birbirilerini gorebilmek icin, her sabah erkenden evlerinden cikip, sehrin obur ucundaki o duraga, onlarin duragina geldiklerini, gulerek itiraf ettiler bir sure sonra... Okullarini bitirince hemen evlendiler. Mutluydular hem de cok mutlu... Bazen issiz, bazen parasiz kaldilar ama oylesine siki kenetlenmisti ki yurekleri ve elleri hicbir seyi umursamadilar. Ayin sonunu zor getirdikleri gunlerde de unlu bir doktor ve unlu bir mimar olduklarinda da hep mutluydular. Zaman asimina ugrayan, aliskanliklara yenik dusen, banka hesabinda para kalmadigi icin ya da tam tersine o hesabi daha da kabarik hale getirmek uguruna bitip-tukeniveren sevgilerden degildi onlarinki... Gunler gunleri, yillar yillari kovaladikca sevgileri de buyudu, buyudu... Tek eksikleri cocuklarinin olmamasiydi. Zorlu bir tedavi surecine ragmen cocuk sahibi olmayinca,


"butun mutluluklarin bizim olmasini beklemek, bencillik olur"

diyerek devam ettiler hayatlarina. Cocuk yerine, sevgilerini buyuttuler...
"senin icin olurum"
derdi kadin, simsiki sarilip adama ve adam

"hayir, ben senin icin olurum"
diye yanit verirdi hep... Bazen eve geldiginde, aynanin uzerinde bir not gorurdu kadin,

"bir tanem, kutuphanenin ikinci rafina bak....
kutuphanenin ikinci rafinda baska bir not olurdu,

"mutfaktaki masanin uzerine bak ve seni cok sevdigimi sakin unutma" mutfaktaki masadan, salondaki dolaba sevgi dolu notlari okuya okuya kosturan kadin, sonunda kimi zaman bir demet cicek, kimi zaman en sevdigi cikolatalar, kimi zaman da pahali armaganlarla karsilasirdi... Aldigi hediyenin ne oldugu onemli degildi zaten... Hayat ne kadar hizli akarsa aksin, isleri ne kadar yogun olursa olsun hep birbirlerine ayiracak zaman buluyorlardi bulmasina ama kirkli yaslarin ortalarina geldiklerinde, daha az calismaya karar verdiler. Adam, hastaneden ayrildi ve muayenehanesinde hasta kabul
Etmeye basladi. Kadin da mimarlik burosunu kapadi ve sadece ozel projelerde gorev aldi. Artik daha fazla beraber olabiliyorlardi. Bir gun sahilde dolasirken, harap durumda bir ev
Gordu kadin, uzerinde "satilik" levhasi asili olan.

"ne dersin, bu evi alalim mi?"
dedi adama.
"bu viraneyi yiktirir, harika bir ev yapariz. Projeyi kafamda cizdim bile. Kocaman terasi olan, martilari kahvaltiya davet edecegimiz bir deniz evi yapalim burayi..."
"sen istersin de ben hic Hayir diyebilir miyim?"
diye yanit verdi adam.


"Amerika’daki tip kongresinden doner donmez ararim emlakciyi... Kac para olursa olsun! ,burasi bizimdir artik...."

sadece bir hafta ayri kalacaklarini bildikleri halde, ayrilmalari zor oldu adam Amerika’ya giderken. Her gun, her saat konustular telefonla. Gozyaslari icinde kucaklastilar havaalaninda. Fakat birkac gun sonra, kocasinda bir tuhaflik oldugunu fark etti kadin. Eskisi kadar
Mutlu gorunmuyor, konusmaktan kaciniyordu. Onu Neselendirmek icin, sahildeki evi hatirlatti
Ve cizdigi projeyi verdi kadin ama hic beklemedigi bir cevap aldi:
"canim, o ev bizim butcemizi asiyor. Sen en iyisi o evi unut..."

Mutsuzluk, mutlulugun tadina alismis insanlara daha da aci, daha da cekilmez gelir. Kadin, hic sevmedi bu beklenmedik misafiri. Derdini soylemesi icin yalvardi adama,
"senin icin Olurum, biliyorsun, ne olur anlat"

diye dil Doktu bos yere... Yillardir sevdigi adam, duyarsiz ve sevgisiz biriyle yer degistirmisti sanki. Ona ulasmaya calistikca, beton duvarlara carpiyordu kadin, her carpmada daha fazla kaniyordu yuregi... Bir gun, cocuklugunun, gencliginin ve butun hayatinin
Birlikte gectigi arkadasina dert yanarken,

"artik dayanamiyorum, sana soylemek zorundayim"

diye sozunu kesti arkadasi.

"o, seni aldatiyor. Is yerimin tam karsisindaki restoranda genc bir kadinla yemek yiyor her oglen. Sonra sarmas dolas biniyorlar arabaya...."

"sus, sus cabuk, duymak istemiyorum bu yalanlari"

diye bagirdi kadin.


Onca yillik arkadasini, kendisini kiskanmakla Sucladi....
Ertesi gun, ogle vakti o restoranin hemen karsisinda bir koseye sindi sessizce ve peri masallarinin sadece masal oldugunu anladi...

Kocasinin eskiden ayni Hastanede calistigi genc cocuk doktorunu tanidi hemen. Bazen evlerinde agirladiklari kadina nasil sarildigini gordu adamin...
Aksam kocasi eve gelir gelmez, bazen bagirip, bazen aglayarak, bazen ona simsiki sarilip bazen de yumruklayarak haykirdi suratina her seyi. Ink�r etmedi adam. Zamanla duygularin degisebildigi, insanlarin orta yasa geldiklerinde farklilik aradigi Gibi bir seyler geveledi agzinda ve bavulunu
Alip gitti evden. Kapidan cikarken,

"son bir kez kucaklamak isterim seni"
diyecek oldu ama kadin,

"defol"
dedi nefretle...


Ilk celsede bosandilar...
Modern bir ask hik�yesinin Boyle son bulmasina kimse inanamadi. Arkadaslarinin destegiyle ayakta kalmaya calisti kadin. Adamin, sevgilisiyle birlikte Amerika’ya yerlestigini ogrendi. Bazen yalniz kaldiginda, onu hala sevdigini hissedince, aglama nobetleri geciriyor, askin yerini, en az onun kadar yogun bir duygu olan nefretin Almasi icin dua ediyordu. Aradan bir yil gecti... Her seyin ilaci oldugu soylenen zaman bile, kadinin derdine care olamamisti.


Bir sabah, israrla calan zilin sesiyle uyandi. Kapiyi actiginda, karsisinda o kadini gordu.

"sen, buraya ne yuzle geliyorsun"
diye bagirmak istedi ama sesi cikmadi.


"lutfen, iceri girmeme izin ver, mutlaka konusmamiz gerekiyor."
dedi genc kadin. Kanepeye ilisti ve zor duyulan bir sesle konusmaya basladi:


"hicbir sey gorundugu gibi degil aslinda. Cok uzgunum ama o bir Saat once oldu. Gecen yil Amerika’daki kongre Sirasinda ogrendi hastaligini ve yaklasik bir senelik omru kaldigini. Buna dayanamayacagini, hep soyledigin gibi onunla birlikte olmek isteyecegini biliyordu. Seni kendinden uzaklastirmak icin, benden sevgilisi rolunu oynamami istedi. Ailesine de haber vermedi. Birlikte Amerika’ya yerlestigimiz yalanini yaydi. Oysa ilk karsilastiginiz otobus! Duraginin karsisinda bir ev tutmustu. Tedavi goruyor ve kurtulacagina inaniyordu ama olmadi. Gece fenalasmis, bakicisi beni aradi, son anda yetistim. Sana bu kutuyu vermemi istedi...

gozlerinden akan yaslari Durduramayacagini biliyordu kadin. Hemen oracikta olmek istiyordu. Eline tutusturulan kutuyu acmayi neden sonra akil edebildi. Itinayla katlanmis bir suru k�git duruyordu

Kutuda. Ilk k�gitta,
"lutfen butun notlari Sirayla oku bir tanem"
diyordu...

Sirayla okudu;


"seni cok sevdim",
"seni sevmekten hic vazgecmedim",
"senin icin olurum derdin hep, dogru soyledigini bilirdim."
"fakat benim icin olmeni istemedim"
"simdi bana soz vermeni istiyorum."
"benim icin yasayacaksin, anlastik mi?"

son k�gidi eline alirken, kutuda bir anahtar oldugunu gordu kadin... Ve son k�gitta sunlar yaziliydi:


"sahildeki evimizi senin cizdigin projeye gore yaptirdim. Kocaman terasta martilarla kahvalti ederken, ben hep seni izliyor olacagim...."

passiflora (?)

son gunlerde ciddi anlamda kotu gunler geciriyorum..agir bir depresyon sanirim..inanilmaz agresiflestim..ne yazik ki soylenmem gereken kisiye soylenememek ve icimdeki ofkeyi ondan cikaramamaktan dolayi evde bagirip cagiriyorum en ufak seye..sabah buyuk bir mide agrisiyla uyandim..ve iki buklum oldum agridan..
bir arkadasim passiflora kullanmami onerdi..3 defa kullandim..bugun de ictim ama cok da gerginligimi aldigini soyleyemem.ben zaten ilac kullanmaktan olabildigince uzak duran biriyim..bu ilac hakkinda bilgisi olan var mi?
biliyorum zaman alacak tum sorunlari unutturacak ve aylar sonra bisey kalmayacak yuregimde ama ben o zamani nasil asacagim bilemiyorum..ne yazik ki yasanilan hayal kirikligi tum gelecege ve diger ikili iliskilere de yansiyor...

5 yasindaki cocuk kopegin saldirisina ugradi

Samsun'da, yavrusunu sevdigi basibos kurt kopeginin saldirisina ugrayan 5 yasindaki cocuk agir yaralandi.
Olay, Kadikoy Mahallesi'nde bugun saat 11.00 siralarinda meydana geldi. Esentepe Kislasi tel orgulerinin kenarinda bulunan basibos sokak kopeginin yavrularini seven 5 yasindaki Irfan B., anne kopegin saldirisina ugradi.

Kopegin ayagindan basina kadar vucudunun her tarafini isirarak parcaladigi Irfan B.'nin imdadina vatandaslar yetisti.
Vatandaslar, kanlar icinde kalarak agir yaralanan cocugu kopegin elinden kurtardi. Samsun Devlet Hastanesi'ne kaldirilarak ameliyata alinan kucuk cocugun saglik durumunun ciddiyetini korudugu ogrenildi.

Ogluna kopegin saldirdigini ogrenen anne Narin B., hastanede gozyasi doktu. Irfan B.'nin agabeyi Fatih B. (12), ayni kopegin daha once de kendisini isirdigini soyledi.
Polis, olayla ilgili sorusturma baslatti.

Benim Yasim

''Insan 5 yasina gelmeden anliyor; acligin oldurdugunu, sogugun dondurdugunu, atesin yaktigini...
Sevgisizligin insanin canini acittigini...
Duygulari, nesneleri, kisileri, cevresini taniyor.
Her sey ona cok buyuk gorunuyor:
Ev, masa, anne, baba...

10'una gelmeden oyunla, sayilarla, harflerle tanisiyor. Azgin bir istahla ogreniyor. Kiz ya da erkek oldugunu fark ediyor. Dunyanin evde, okulda kendisine anlatilandan da buyuk oldugunun ayirdina variyor.

15'inde, tam da en cok kendini sevdirecegi cagda, sivilcelenen yuzunden, degisen bedeninden utanirken aski kesfediyor. Dis dunya kadar ic dunyanin da buyuk salonlari ve kendisinin bile bilmedigi odalari oldugunu, acildikca o odalardan devasa bahcelere cikildigini hissediyor, buyuleniyor. Sarkilarin icinde sevdalar gezdirdigini, siirin her turden hasreti dindirdigini anliyor. Ask acisini ogreniyor. Yine de seviyor; ille seviyor, inadina seviyor.

20'sinde putlarini yikiyor, baskaldiriyor, kanatlaniyor.
Her sey ona kucuk gorunuyor:
Ev, masa, anne, baba...
"Dunya kucukmus; buyuk olan benim" efelenmeleri basliyor.
Lakin dunya bunu bilmiyor.
O yuzden 20'ler cogu zaman hayal kirikliklariyla geliyor.

25'inde ayaklar biraz yere degiyor.
Okul bitiyor, is telasi basliyor.
Sinifta ogrenilenlerin aki, sokaktaki gerceklerin karasina carpip grilesiyor.
Yolu hizli gelenler cabuk yorularak, sevdigini bulanlarsa kalbinden vurularak evleniyor genelde... 5 yil once uzak bir ulke olan "istikbal", daha yakina geliyor.
"Bir denizde yangin cikarma" hayali erteleniyor.
"Dunya zor"lasiyor.

30'unda muhasebeye basliyor insan:
"Dunya h�l� beni tanimadi, ustelik galiba ben de dunyayi tam tanimiyorum" donemi...
Mevcut bilgilerin sorgu yeri...
Kuskunun beyligi...
Tehlikeli yaslar: "Bunun nesine hayran oldum ki ben" pismanliklari,
"Hakkimi yediler" sizlanmalari, sirta saplanan hancerler, celmeler, dost kaziklari, agir agir olgunlastiriyor insani...

35, yolun yarisi...
Hic okul asmadan, evden kacmadan, bir terasta sevdigiyle opusup bir cadirda uyanmadan 20'sine gelenler icin gecikmis telafi caglari...
Daha once hic yuz verilmemis ana-babalarin sozune yeniden kulak kabartilan yaslar... Olgunlugun karasulari...

40'inda eski kotlar dar gelmeye, saclara ak dusmeye, aile buyukleri yaslanip olmeye basladiginda bocaliyor insan... Panik, kadinlari kuafore surukluyor, erkekleri araba galerilerine; ve ikisini birden yeni sevda hayallerine. .. Yiten genclige, boyali saclarla, ice cekilen karinlarla, renkli arabalarla care araniyor.

45'inde "istikbal" denilen o uzak ulkenin topragina ayak basiyor insan... Hem olum yarinmis gibi, hem hic olmeyecekmis gibi yasamasini ogreniyor. Eski dostlar, hatiralar kiymete biniyor. Didismenin yerini suk�net, boburlenmenin yerini nedamet, kinin yerini merhamet aliyor. "Keske"ler "iyi ki"lerle, hirslar hazlarla yer degistiriyor. Bu dunyayi silkelemekten, daha iyi bir dunya icin kavga vermekten vazgecmeseniz de, obur dunya umuduna da kulak kabartiyorsunuz, ara sira...
Genellenemez tabii; bunlar benim yaslarim.
Sonrasini bilmiyorum henuz; ogrendikce yazarim.''
Can Dundar

Kiminle evleneceginizi iyi dusunun.

Yasli bir bey, sabah erken evinden cikmis, yolda ilerlerken, bir
bisikletlinin kendisine carpmasi ile yere yuvarlanmis ve hafif yaralanmis.
Sokaktan gecenler yasli beyi hemen en yakin saglik birimine ulastirmislar.
Hemsireler, adamcagizin yarasina pansuman yapmislar, ama 'biraz Beklemesini
ve rontgen cekerek her hangi bir kirik veya catlak olup olmadigini
inceleyeceklerini' soylemisler. Yasli bey huzursuzlanmis, 'acelesi oldugunu
istemedigini' soylemis.
Hemsireler merakla acelesinin sebebini sormus.
Adamcagiz da 'karim huzur evinde kaliyor her sabah onunla kahvalti etmeye
giderim, gec kalmak istemiyorum' demis.
'Karinizin, siz gecikince merak edecegini dusunuyorsunuz herhalde' Demis
hemsire.
Adam uzgun bir ifade ile 'ne yazik ki karim Alzheimer hastasi ve benim kim
oldugumu bilmiyor' demis.
Hemsireler hayretle 'madem sizin kim oldugunuzu bilmiyor neden hergun onunla
kahvalti yapmak icin kosusturuyorsunuz' demisler.
Adam buruk bir sesle 'ama ben onun kim oldugunu biliyorum' demis.

" Kiminle evlenecegin kararinin hayatta verilen en onemli karar oldugunu ogrendim... "

Hic Yapay Sahil Gordunuz mu? Gormediyseniz Burda



ahmet taner kislali'nin orhan pamuk hakkindaki yazisi:!!!

BALO MASKESIZ OLSUN!

Kimileri "ortaoyunu"nu maskeli balo ile karistiriyor.
Ortaoyunu guldur guldur, bu guldurmuyor...
Maskeli balonun bir gizemi vardir, bu ise sadece cirkinlikleri gizliyor.
Kimileri maskelerin ardindaki gercegi bilmiyor.
Kimileri ise bildigi halde susuyor.
Ya cikar geregi... Ya da korkudan!
Balo maskesiz olmali ki, kimin kiminle dans ettigi bilinsin...
Maskeler inmeli ki, o maskelerin ardindaki
suratlari begenmeyenler, aldatilmaktan kurtulsun!
* * *
Once, bir romancimizin son kitabinin 50 bin adet basildigi yazildi.
Arkasindan kisa surede 100 binlik bir satisin gerceklestigi aciklandi.
Derken, ciktigi gunden beri ikinci cumhuriyetci cizgisini korumaya ozen gosteren Aktuel dergisi, romanciyi Turkiye'nin "bir numarali aydini" ilan etti.
Bu romancimizin adi Orhan Pamuk'tu!
Ben bu "Buyuk" (!) yazarimizin bir romanini okumayi denemistim. Basladigim seyi bitirme konusundaki tum inatciligima karsin, bitirememistim.
Ama "Kara Kitap" basinda oylesine ovuldu ki, ikinci bir deneye girismekten kendimi alamadim. Ve o cabamda da, daha yariya gelmeden havlu atmak durumunda kaldim.
Tahsin Yucel ve Emin Ozdemir gibi, cok saydigim isimlerin bu yazarla ilgili oldukca agir elestirilerini animsadim. Ama begenenlerin de "begenme hakki"na saygi duydum.
Ta ki... Bir okurum "Kara Kitap"ta gizlenmis bir bolume dikkatimi cekinceye kadar..."Cocuklugunda kiz kardesi ile tarlada karga kovalayan sapik bir padisah" gibi bir anlatim vardi bu bolumde!
* * *
Prof. Cetin Yetkin yonetiminde, "Mudafaa-i Hukuk" adli cok degerli aylik bir dergi cikiyor. Ilginc bir rastlanti olarak, derginin Aralik 1998 sayisinda, Prof. Fahir Iz'in bir incelemesi yayimlandi:"O. Pamuk'taki Ataturk Anlayisi..."
Meger benim artik okumayi denemedigim kitaplarinda daha neler varmis! Iste birkac ornek:
" Sonra kasaba alanina dolanir. Ataturk heykellerine sican guvercinleri ayiplar..."
"Ataturk kendini ickiye vermis meyhane kalabaligina,
cumhuriyeti emanet etmis olmanin guveniyle gulumsuyordu..."
"Ataturk'un leblebi zevkinin ulkemiz icin ne buyuk felaket oldugunu..."
"Sonra bir cumhuriyet, Ataturk, damga pulu havasina girdigimizi hatirliyoruz..."
Sayin Iz, 275 sayfalik bir kitapta, tam sekiz yerde ve " hic gerekmedigi halde " Ataturk'e satasildigini saptamis. Soyle diyor:"Bunlar kitaptan cikarilsa hicbir sey degismez.
Yalniz yazarin kimi ruhsal gereksinimleri tatmin edilmemis olur!" Kim bilir, belki de Orhan Pamuk'un " en birinci aydin" ilan edilmesinde, bu incelemenin de buyuk katkisi olmustur!
* * *
Ben, inandiklarini acikca savunanlara hep saygi duymusumdur...
O dusuncelere karsi olsam bile!
Ama o yurekliligi gosteremeyip de bunu sinsice yapmaya calisanlara... oraya buraya "bityenigi" sokusturanlara... hep tiksinerek bakmisimdir.Bunu hep zayif bir kisiligin, zavalli bir ruh halinin yansimasi olarak gormusumdu
Oyun maskesiz oynanmalidir!
Cirkinlikleri gizleyen maskelerin indirilmesini de tum " gercek aydinlar" gorev saymalidir!
Ve de Pamuk adli yazari, isteyen okumali, isteyen sevmelidir... Ama ne oldugunu, kim oldugunu bilerek!..
Maskenin arkasindaki
gercek yuzu gorerek!...
A. Taner KISLALI
Cumhuriyet, 27 Ocak 1999

Victoria's Secret urunleri

Merhaba bayanlar,

Kendi hazirladigim internet sitem uzerinden kremler ve losyonlar satiyorum. Eger ilgileniyorsaniz bir goz atmanizi tavsiye ederim..

Eger sorunuz olursa bana yine buradan ulasabilirsiniz.Online oldugum surece sorularinizi yanitlarim..

Sevgiyle va saglikla kalin

http://www.selvas.net

alkol denizinin derinliklerinde baslayan kasim ruzgarlari

alkol denizinin derinliklerinde baslayan kasim ruzgarlari
yerini aralik yagmurlarina birakirken
elimde bir ayin sigara dumani…
askin kalbime isleyen akintilari
ruhumun yuksek rakimlarinda bir nehir edasiyla dalganiyor
ve kalbime akan Dicle nehri kuruyor…
bedenimin ozgul agirligi
kendini birkac damla gozyasi seklinde disa vururken
basariyla basarisizlik arasindaki arafta kendimi sorguya cekiyorum
birkac siire yon veren hayaller
kabuslarimla birleserek beni Ankara’nin resmi asklarina surukluyor
kalp agrilarimi nikotin dindiriyor
siyasi kalabaliklar icinde kendimi yapayalniz hissediyorum
degisik zamanlarda
degisik insanlarla
kendi benligimi yitirme cabasina girisiyorum
bir cay deminde kendimi bogmaya calisiyorum
edebiyatin huznu muzigin ritmiyle sevismeye basliyor
acilar derinlestikce aradiklarimi bulmak istedigim yerlerde bulamayacagi anliyorum
butun hayatimi bir kasim ayinda goruyorum
ve bu ayi elimden kaciriyorum
geriye siirler kaliyor…
bir de ruhumda olusan tremorun sesimde biraktigi derin yara…

kirec tutan caydanlik ve digerleri

daha once yazildimi bilmiyorum. kirec.tutmus caydanlik turu seyeri limon tuzu ile kaynatin .piril piril oldugunu goreceksiniz.ben lavabo icle
rinede atip kaynar su dokuyorum.

Hickirik uzun suruyorsa

Surekli hickiriyor musunuz? O zaman korkutmanin ya da nefes tutmanin ise yaramadigini da biliyorsunuz
Hickirik, hele uzun da surerse cok rahatsiz edici bir olaydir.

Karin boslugu ile gogus boslugunu birbirinden ayiran ve hareketleriyle solunumun olusmasinda en buyuk katkiyi yapan diyaframin istenmeyen ve tekrarlayan kasilmalari ile ortaya cikan hickirik sirasinda soluk, kisa fasilalarla duraklar.

Hickiriga yol acan etken, diyaframin duzenli calismasini sinirin tahris seklinde etkilenmesidir.

Inatci vakalara dikkat

Halk arasinda hickirani korkutmak, nefesi tutmak, biber koklatmak ya da seker yemek gibi careler aranirsa da bunlar cozum olmaz.

Hickirik bir sure sonra kendiliginden kaybolur. Inatci vakalarda doktora basvurmak gerekebilir.

Ask aci cekmek midir?



Ask acisi diye bir sey yok! Ama ille de askin icinde aci varsa bu hastalikli bir durum. Askta aci cektigini dusunenler, profesyonel destek almali. Sorunlarini yakinlariyla paylastikca, herkes kendince ahk�m kesecek ve cekilen aci iyice artacak.
Prof. Dr. Mansur Beyazyurek, basa cikilmasi en zor duygulardan biri olan 'ask acisi'na recete yazdi. Beyazyurek, aski aci cekmeden yasama yontemlerine iliskin sorulari yanitladi:

Gercekten 'ask acisi' diye bir sey var mi?

Ask acisi yok. Aci askin kendisinde degil, sahiplenme tutkusunda. Kisi asik oldugu kisiyi kendine ait bir nesneymis gibi algiliyor ve kaybedince de bir seyini kaybetmis gibi aci hissediyor. Kolunu, bacagini veya annesini babasini kaybetmeye deger aci cekiyor. Ancak ask kavrami icinde aci varsa hastalikli bir durumdur ve yardim gerektirir. Yoksa ask gibi insani motive eden, butun sistemlerini harekete geciren, bagisiklik sistemini guclendiren, heyecanlarini korukleyen ve yasama sevinci veren bir duygunun aci vermesi mumkun degil!

Sahiplenme duygusu kotu bir sey mi?

Hayir ama buna ask dememek gerekli. Kisi gercekten asiksa, seviyorsa karsisindaki kisinin mutlulugunu dusunur bu da insana aci vermez.

Ask acisi cekmek insanin elinde degilse ne oneriyorsunuz?

Duygularini bir daha gozden gecirmelerini oneriyorum. Hissettiklerinin ne oldugu hakkinda. Aci cekiyorsa mutlaka ama mutlaka bir profesyonele danismali. Kendi baslarina cektikleri aciyi kurgularlarsa, surekli akillarindan gecirirlerse ya da kendilerine duygusal yakinligi oldugunu bildikleri anne, baba, arkadas ve kardesle paylasirlarsa; bu durum cektikleri aciyi artirmaktan baska bir ise yaramaz. Mutlaka objektif dusunen biriyle paylasmalari gerekir.

Neden ask acisini daha cok kadinlar ceker?

Kadinlar daha cok cekiyor denir ama bu kadinlarin duygularini daha kolay ifade etmelerinden kaynaklanir. Erkeklerde ifade sorunu vardir. Erkek aglamaz, erkek soylemez ve erkektir dayanir gibi insani insanligindan uzaklastiran birtakim kaliplar; erkeklerin bu duygulari kendi icinde yasamasina neden olur. Ifade edemedigi icin erkegin daha zavalli oldugunu dusunuyorum. Ancak bu arada sahiplenme duygusu erkeklerde daha fazla oldugu icin aslinda biten asklardan sonra onlar daha cok aci ceker.

Sevgisizlik hastaliklari cagirir mi?

Sevgi dedigimiz duygu; yemek, icmek ve hava almak gibi insanin ihtiyaci olan bir sey. Birini sevebilme gucumuz eksikse, bu durum bircok ruhsal hatta bedensel hastaligin kokeni olabilir. Bunun somut bir ornegi de var: Aile yaninda anne babalariyla buyuyen cocuklarla, bir yetimhanede buyuyen cocuklarin ruhsal ve bedensel gelisimlerinde ciddi farkliliklar vardir. Yetimhanede buyuyen cocuklar, ayni gidalari alsalar bile daha zayif ve hastaliklara dayaniksiz oluyor.

Kanser ve verem gibi hastaliklarin alt yapisinda 'gonul yarasi' var midir yoksa bunlar birer film senaryosu mu?

Son yillarda yapilan arastirmalar, asiri yogun stresin bu tip hastaliklarin ortaya cikmasinda onemli rol oynadigini ortaya koydu. Bu stres olaylari duygusal bir kaynaktan geliyorsa ask acisi... Dolayisiyla sevgisizlik, bosanmalar, birlesmeler, ciddi stres kaynaklari bu hastaliklara zemin hazirlayabiliyor.

Neden kalp ve akcigerler ask acisindan sonra ilk hastalanan organlar. Vucudumuzda gonul kirikligina en dayaniksiz yerler buralar mi?

'Organa resistentia minor', bu Latince bir kavram. Direnci en zayif organ demek. Bu organ herkeste degisir. Kimisi bir stres karsisinda mide kanamasi gecirir, kimi kalp krizi gecirir, kiminin migreni tutar. Dolayisiyla herkeste strese karsi direnci dusuk olan organ farkli olabiliyor. En zayif organi budur demek dogru degil ama genetik yapiya gore bu organin yeri degisir.

Hastayken asik olmak iyilesme surecini hizlandirabilir mi?

Kesinlikle katiliyorum. Insanin mutsuz oldugu donemde, rahatsizlik doneminde bir ask yasarsa adrenalin desarji, serotonin gibi vucudun direncini artiran hormonlarda artis olur. Dolayisiyla iyilesmeler daha hizli olur. O yuzden de diyorum ki; hangi yasta ve hangi sartlarda olursa olsun insanlarin kalbi, gonlu aska acik olmalidir.

Mutlu ve asik olmak ogrenilebilir mi?

Ogrenilecegini dusunuyorum. Ama bu dusunulmeden, tamamen icgudusel duygular sevgi olarak tanimlaniyor. Karsi cinse duyulan cinsellik uyanisi da ask olarak tanimlanabiliyor. Iste bu nedenle kirilmalar daha sik rastlaniyor. Halbuki askin sevginin icinde zamani paylasmak, emek, evrensellik hatta estetik var. Bunlar ogrenilebilir ama biz bunlari birakin ogrenmeyi konusmayi bile aptallik olarak degerlendiren bir toplumuz. Ask ve sevgi de ogrenilebilir ama ogrenmek icin de emek gerekir. Ustelik olunceye kadar surecek bir ogretidir bu. Aski sadece genclik donemine ait bir duygu olarak dusunmek yanlis. O kadar zevklidir ki; keske hepimiz zamanimizin bir parcasini bu ogretiye ayirsak, yasamak daha keyifli olur.

Ask kimden ogrenilir?

Her hissedilen duyguyu ask diye tanimlarsak insanlara zarar da vermis oluruz. Ne kadar ogrenilirse ogrenilsin yine de insana ait cok insanin kendisine ozel aski hissedis sekli olabilir. Ama ogrenmek kaydiyla hepimizin hasta alis sekli farkli, kesinlikle bir egitimden sonra aski da herkes her insanin parmak izinin farkli olmasi gibi cok kendine ozel hissedis sekli bulur. Buna da saygi duymak gerekir. Onun icin ask sevgi gibi konularda, bir baskasinin bir baskasi uzerine 'soyle yap boyle yap' demesini dinlememek gerekli. Herkes kendi hisseder. Herkes birbirine akil verir ama hisseden bilir. Hic kimse kimsenin yerini bir konuda alamaz. Karsidakinden oyle bir koku almistir ki, oyle bir bakis gormustur ki sadece o gormustur baskasi gormemistir. O yuzden bir baskasi ahkam kesemez! Leyla cok guzel bir kiz degilmis. Leyla'nin babasi Mecnun'a demis ki, "Neden Leyla'ya boyle tutuldun oglum, kizim oyle dunyalar guzeli de degil." Mecnun'un buna yaniti ise su olmus: "Bir de ona benim gozumle baksaniza..."

engelliler icin siz ne yaptiniz?

Ayakkabici

Ayakkabici, yeni getirdigi mallari vitrine yerlestirirken, sokaktaki bir
cocuk onu izlemekteydi. Okullar kapanmak uzere oldugundan, spor
ayakkabilara ragbet fazlaydi. Gerci mallar luks sayilmazdi ama, kucuk bir
dukkan icin yeterliydi. Onlarin en guzelini on tarafa koyunca, cocuk
vitrine dogru biraz daha yaklasti. Fakat bir koltuk degnegi kullanmaktaydi. Hem de guclukle...

Adam ona bir kez daha goz atti. Ustundeki pantolonun sol kismi, dizinin alt kismindan sonra bostu. Bu yuzden de saga sola ucusuyordu.

Cocugun baktigi ayakkabilar, sanki onu kendinden gecirmisti. Bir muddet
oyle durdu. Daldigi hulyadan cikip yola koyuldugunda, adam dukkandan disari firlayip:

Kucukk!. diye seslendi. Ayakkabi almayi dusundun mu? Bu seneki modeller bir harika!.

Cocuk, ona donerek:

Gercekten cok guzeller!. diye tebessum etti. Ama benim bir bacagim
dogustan eksik.

Bence onemli degil!. diye atildi adam. Bu dunyada her seyiyle tam insan
yok ki!. Kiminin eli eksik, kiminin de bacagi. Kiminin de akli ya da im�ni.

Kucuk cocuk, bir sey soylemiyordu. Adam ise konusmayi surdurdu:

Keske imanimiz eksik olacagina, ayaklarimiz eksik olsa idi.

Cocugun kafasi iyice karismisti. Bu sefer adama dogru yaklasip:

Anlayamadim!. dedi. Neden oyle olsun ki?

Cok basit!. dedi, adam. Eger imanimiz yoksa, cennete giremeyiz. Ama
ayaklar yoksa, problem degil. Zaten orda tum eksikler tamamlanacak. Hatta sakat insanlar, saglamlara oranla, daha fazla mukafat gorecekler...

Kucuk cocuk, bir kez daha tebessum etti. O gune kadar cektigi acilar,
hafiflemis gibiydi. Adam, vitrine isaret ederek:

Baktigin ayakkabi, sana yakisir!.. dedi. Denemek ister misin?

Cocuk, basini yanlara sallayip:

Uzerinde 30 lira yaziyor, dedi. Almam mumkun degil ki!.

Indirim sezonunu, senin icin biraz one alirim!. dedi adam. Bu durumda 20
liraya duser. Zaten sen bir tekini alacaksin, o da 10 lira eder.

Cocuk biraz dusunup:

Ayakkabinin diger teki ise yaramaz!. dedi. Onu kim alacak ki?

Amma yaptin ha!. diye guldu adam. Onu da, sag ayagi eksik olan bir cocuga satarim.

Kucuk cocugun akli, bu sozlere yatmisti. Adam, devam ederek:

Ustelik de ogrencisin degil mi? diye sordu.

Ikiye gidiyorum!. diye atildi cocuk. Uce gectim sayilir.

Tamam iste!. dedi adam. 5 Lira da ogrenci indirimi yapsak, geri kalir 5
lira. O da zaten pazarlik payi olur. Bu durumda ayakkabi senindir, sattim
gitti!.

Ayakkabici, cocugun saskin bakislari arasinda dukkana girdi. Icerdeki
raflar, onun begendigi modelin aynisiyla doluydu. Ama adam, vitrinde olani cikartti. Bir tabure alip dondukten sonra, cocugu oturtup yeni ayakkabisini giydirdi. Ve cikarttigi eskiyi gostererek

Benim satis islemim bitti!. dedi. Sen de bana, bunu satsan memnun olurum.

Saka mi yapiyorsunuz? diye kekeledi cocuk. Onun tabani delinmek uzere. Eski bir ayakkabi, para eder mi?

Sen cok c�hil kalmissin be arkadas.. dedi, adam. Antika esyalardan
haberin yok her halde. Bir antika ne kadar eski ise, o kadar para tutar. Bu yuzden ayakkabin, bence en az 30- 40 lira eder.

Kucuk cocuk, art arda yasadigi soklari, uzerinden atabilmis degildi.
Mutlaka bir ruyada olmaliydi. Hem de hayatindaki en guzel ruya. Adamin, heyecandan terleyen avuclarina sikistirdigi kagit paralara goz gezdirdikten sonra, 10 liralik banknotu geri vererek:

Bana gore 20 lira yeterli.. dedi. Indirim mevsimini baslattiniz ya!..

Adam onu kiramayip parayi aldi. Ve bu arada yanagina bir opucuk kondurdu. Her nedense ici icine sigmiyordu. Eger butun mallarini bir gunde satsa, boyle bir mutlulugu bulamazdi.

Cocuk, yavasca yerinden dogruldu. Sanki koltuk degnegine ihtiyac
duymuyordu. Simsicak bir tebessumle tesekkur edip:

Babam hakliymis! dedi. Sakat oldugum icin, uzulmeme hic gerek yok!...demisti.

17 Haziran 2007 Pazar

Istanbul’da Sali gunu su kesintisi

ISTANBUL - ISKI’den yapilan yazili aciklamada, Buyuksehir Belediyesi tarafindan yaptirilan Kucukcekmece Basakkonutlari 4 no’lu kavsak insaati nedeniyle 1000 milimetre celik boru ana isale hatti deplase baglanti calismalari yapilacagi belirtildi.

Buna gore, 5 Aralik’ta gunu saat 03.00 ile 23.00 saatleri arasinda 20 saat sureyle Kucukcekmece ilcesinde Basakkonutlari, Sanayi Bolgesi, Esenler sinirinda kalan deprem evleri ile Gaziosmanpasa ilcesinde Arnavutkoy, Tasoluk, Bogazkoy, Bolluca, Imrahor, Haracci beldeleri, Habipler, Cebeci ve Sultanciftligi’nin bir kismi ile Isiklar Koyu’ne su verilemeyecek.
kaynak:ntv.com

bUZ dEVRI oYuNu 1-2-3

Buz Devri 1



Oyunu oynamak icin once mouse nin sol tusuna basiyorsunuz ve sincap kaymaya basliyor tam arkadasinin yanina geldiginde tekrar mouse nin sol tusulara basiyorsunuz ve sincabimiz firliyor artik bundan sonra onemli olan denge sag ve sol ok tuslari ya da a ve s harfleriyle dengeyi ayarlayip sincabin dusmemesini sagliyorsunuz...

http://www.cebirsel.com/index.php?op...pper&Itemid=93

Buz Devri 2
http://www.cebirsel.com/index.php?op...1&Item id=177

Buz Devri 3
http://www.cebirsel.com/index.php?op...0&Item id=177

Acccc Accc :)

Herkese Merhaba...

Oglumun yaptigi komik bir olayi anlatmak istedim.

1,5 Yasinda bir oglum var ve hala emziriyorum (cani istediginde).
Kendisi zevkine ole bir duskundur ki arada bir gelir bluzuma yapisir accc accc diye.
Gecenler bir alisveris merkezine gittik. Benim haylaz oglum bir an da ic camasiri satan bir magazaya dalmaz mi?. neyse bende onun arkasindan...Solugu ustunde tshirt olan kendi boyuyla ayni hizada bir yarim mankenin yaninda almaz mi?
Aaa baktim bir de ne goreyim. Mankenin bluzuna yapismis acccc accc diye bagiriyor :1shok: . Birde sinirlendi ki mankene sormayin gitsin . Tabi ben sok oldum oda ayri ..Gulmeyen kalmadi halimize walla. Buyuyunce nolcak bilmiyorum bu cocuk.

Soru Ve Cevaplarla ''HARAMLAR''

Kur’an-i Kerim, dini alet ve istismar edenlere nasil bir hukum getirmistir?

Islam, dinin bir sahis veya zumre tarafindan temsil edilip, insanlari istedigi yone cevirmesine musaade etmemistir. Nitekim, Kur’an-i Kerim, herkes gibi, hukumdarlar, emirler ve butun nufuz erbabinin hepsinin butun islediklerinden sorumlu tutulacagi ve herkesin hesabini bizzat Allah’a verecegi hukmunu getirmistir.

Boylece, keyfiligi kaldirmis, insanlari ifsat etmek, yoldan cikartmak, cesitli cikar ve menfaatlere alet etmek ve saptirmak guc ve yetkisini, hicbir zumreye, hicbir sahsa vermemistir. Boylece, insanlarin canini, malini zalimlerin taarruzundan korudugu gibi, insanlarin akillarini, vicdanlarini da menfaatperest sahtekarlarin serrinden engellemeye calismistir.

Boylece nefsin bozuk heveslerini, zararli egilimlerini ve azginligini gemlemis, hatasindan donmek isteyenlere, arinip temizlenmek isteyenlere de Cenab-i Hak, tovbe ve iltica yolunu acmis, temizlige donenlere de, af, riza ve sevgisini vaat etmistir. Bu konuda, insanlari tovbe ve arinmaya tesvik eden pek cok ayetler mevcuttur. Nitekim,[
bir ayet-i kerimede “De ki : “Ey cok gunah isleyerek kendi oz canlarina kotuluk etmede ileri giden kullarim! Allah’in rahmetinden umidinizi kesmeyiniz. Allah dilerse butun gunahlari magfiret eder.Cunku Gafur ve rahimdir; Cok affedicidir, merhamet ve ihsani fazladir.”( Zumer S�resi,53-54 )

Bir baska ayette :
“Rabbiniz rahmet ve bagislamayi kendine ilke edinmistir.Boylece biriniz bilgisizlikten dolayi kotu bir fiil isler ve daha sonra tovbe edip durust ve erdemli bir hayat yasamaya baslarsa(gorecektir ki) O, cok bagislayici, rahmet kaynagidir” ( En’am S�resi,54) buyurmaktadir.


Diger bir ayette de :
“Kim kotuluk yapar yahut kendisine (baska turlu) zulmeder de daha sonra affetmesi icin Allah’a yalvarirsa Onun cok bagislayici ve rahmet kaynagi oldugunu gorecektir” ( Nisa S�resi, 110) mujdesini vermektedir.

Sener Dilek (Prof.Dr.) www.sorularlaislamiyet
****
***
Icki neden birden yasaklanmadi?

Allah’in bir ismi de Hak�m’dir. Yani yaptigi her isi, hikmet ve faydalara gore yaratir. Nitekim insanin buyuyup kemale ermesi, cekirdegin yeserip agac olmasi, bir yumurtanin acilip kus olmasi belli bir surecle gerceklesmektedir. Allah’in k�inatta gecerli olan bu kanununu, dinin bazi emirlerinde de gormek mumkundur. Iste yuce Rabbimiz, Hak�m isminin geregi olarak, alkollu icki aliskanligini toplumdan sokup atmak icin, tedric yani yavas yavas men etme metodunu irade etmistir. Diger taraftan, icki birdenbire haram edilseydi, ickiye muptela olmus o asrin insanlari Islamiyet’i kabulde nazlanabilirlerdi. Aliskanliklarini birakmak istemeyebilirlerdi. Bu bakimdan Kur’an-i Kerim’de icki ile ilgili ayetler, kademeli olarak su siraya gore nazil olmustur:

1- “Hurma agaclarinin meyvesinden ve uzumlerden hem bir icki yapiyor, hem de guzel rizk ediniyorsunuz. Bunda akli eren kavim icin elbette ibret vardir.” (Nahl S�resi, 67)
Bu ayette ickinin guzel rizk olmadigi aciklanmistir. Bu ayetin nuzulu ile, ickinin dinen tasvip edilmeyen bir madde oldugu anlasildigindan, bazi sahabeler ickiyi terk etmislerdi. Aslinda bu ayetin inzali ile, ickinin ileride haram olacagi da anlasilmisti.
2- “Sana ickiyi ve kumari soruyorlar. De ki: Onlarda hem gunah, hem insanlar icin faydalar vardir. Gunahlari ise faydalarindan daha buyuktur.” (Bakara S�resi, 219)

3- “Ey iman edenler! Siz sarhosken, ne soyleyeceginizi bilinceye kadar namaza yaklasmayin.” (Nisa S�resi, 43)
Bu ayet-i kerime, sarhosken namaz kilmayi men etmistir. Bu durumda, bes vakit namazini hic gecirmeksizin kilan bir sahabenin, gunduz iki namaz arasinda icki icmemesi gerekiyordu. Aksi takdirde, yani gunduz iki namaz arasinda icki icecek olsa, alkollu ickinin sarhosluk edici tesiri gecmeyecegi icin namazi kilamayacakti. Belki yatsi namazindan sonra icki icebilecekti. Bu durumda buyuk bir sahabe kitlesi daha ickiden tamamen vazgecmislerdi. Cunku alkole alismis olan vucutlar, artik yavas yavas ondan uzaklasiyordu.

4 -“Ey iman edenler! Icki, kumar, tapmaya mahsus dikili taslar, fal oklari ancak seytanin amelinden birer murdardir. Onun icin bunlardan kacinin ki, murada eresiniz.” (Maide S�resi, 90)

5- “Seytan, ickide ve kumarda araniza dusmanlik ve kin dusurmek, sizi Allah’i anmaktan ve namaz kilmaktan alikoymak ister. Artik siz hepiniz vazgectiniz degil mi?” (Maide S�resi, 91)


Bu son ayet ile alkollu ickiler kesin olarak haram edilmistir. Sahabelerden Hz. Enes (ra.) anlatiyor: Biz icki alemindeydik. Ben dagitiyordum. Bir adam geldi “Icki haram edildi.” dedi. Arkadaslar derhal “Su icki kaplarini dok, temizle.” emrini verdiler. O haberden sonra kimse agzina icki almadi.
Zafer Dergisi www.sorularlaislamiyet.com
****

***
Yalanin kucugu olur mu ?

Imam-i Gazali, "Surekli islenen kucuk bir gunah, istigfari yapilan ve bir daha islenmeyen buyuk bir gunahtan daha buyuktur" diyor bir eserinde. Cunku, 'istigfar' ile insan o gunahin atmosferinden cikiyor, tekrar Ilahi olculeri eksen aliyor ve ubudiyet tavrini takiniyor iken, 'kucuk' de olsa istigfari yapilmayan bir gunah zamanla olculeri asindiriyor ve insani 'yasadigi gibi inanma' cizgisine surukluyor
Durum bu oldugu halde, 'kucuk'luk bir mesrulastirma araci olarak cikiyor karsimiza. Gundelik hayatin icinde soylenen nice yalan ve yapilan nice yanlis, 'ufak-tefek'ligini ileri surerek masumiyet zirhina burunduruluyor. Soz gelisi, cocuklarla olan diyalogumuz, cogu kez, 'yalan'lar uzerine kuruluyor. Aglayan ya da mizmizlanan bir cocuk, sustugunda unutacagi vaatlerle kandiriliyor. "Susarsan sana sunu alirim." Cocuk susuyor; ama kendisine bi rsey alinmiyor. Yahut "Aaa, elimde bir kus var, gel bak" diyor 'buyuk'lerimiz. Cocuk geldiginde, olmayan kus birden ucup gidiveriyor! Mazeretimiz de hazir: "Cocuktur, anlamaz."
Veya, olcude tartida, ufak-tefek oynamalar yapiliyor. Bir bakkal, yirmi gramlik bir sekere tamah edip, 980 gramina da haram bulastiriyor. Bir pazarci, bir kok ispanagi kar edineyim derken, belki yuzlerce ispanagi kendisi icin 'helal' olmaktan cikariyor. Bir gise gorevlisi, az miktar bozukluga tamah ederek tahsilati 'yuvarlayip", aldigi maasa zehir katiyor. Bir tuccar, mali alirken, su gun oderim deyip iki gun de atlatma payi bicerek alisverisini yalanla lekeliyor. Su veya bu makamdaki yuz binlerce insan, "Ben yokum, tamam mi?" diyerek sekreterini veya santral memurunu 'yalan makinesi' olarak kullanirken, katmerli bir yalanin yukunu sirtlaniyor. Bes saniyelik bir zamana tamah edip kirmizida gecerken, bir baska insanin saniyelerini caldigimiz unutuluyor. "Aman canim" diyoruz, "iki saniye beklese ne olur?"
Sozun kisasi, hayatimizin her gununde, ufak-tefek o kadar yalan ve kucuk gordugumuz o kadar haram var ki...

Biz tum bunlar icin 'muhim degil' zirhini hazirlamisiz gerci. Ama adalet-i Ilahi, "Hak haktir; buyugune, kucugune bakilmaz!" diye hukmediyor. Ve Adil-i Hakim, Zilzal suresinde Mahser Gununu tasvir ederken, 'kucuk seylerin buyuklugunu de bildiriyor:
"O gun, insanlar islerinin kendilerine gosterilmesi icin boluk boluk donerler. Kim zerre miskal iyilik yapmissa onu gorur (karsiligi verilir). Kim de zerre miskal kotuluk yapmissa onu gorur (karsiligi verilir)." (Zilzal Suresi: 7,8)

Gercege Dogru C:3, Zafer Yayinlari
www.sorularlaislamiyet.com

Butun Varliklari Allah Yaratti.oyleyse Allah'i Kim Yaratti?

Butun varliklari Allah yaratti. Oyleyse Allah'i kim yaratti?

Bu ve benzeri sorular Allah hakkindaki bilgi ve inanc yetersizliginden kaynaklaniyor. Allah, denildi mi ezel� ve ebed� olan, butun sifatlari sonsuz kemalde bulunan Ehad ve Samed bir zat anlasilir. Boyle bir zat ise yaratilmaktan munezzehtir. Zira yaratilan her sey hadistir (sonradan olmustur), fanidir (varliginin bir sonu vardir) ve butun sifatlari sinirlidir. Bu soruda mahluk sifatlarinin yaraticiya isnat edilmesi gibi acik bir tezat vardir.

Birtakim sorular var ki tarihleri cok eskiye dayaniyor. Bu soru da onlardan biri. Peygamber Efendimiz'e gelen, inancsiz bir grup, 'Ya Muhammed, mahlukati Allah yaratti? Allah'i kim yaratti?' Diye sordular. Bu soru uzerine Cebrail (a.s) cevap olarak, Allah'tan ihl�s suresini getirdi. Bu sure ile sirkin butun cesitleri kokunden kesilip atiliyor, tevhidin butun mertebeleri en guzel seklide izah ve ispat ediliyordu.

Allah Ehattir. Zat ve mahiyeti varliklara benzemekten, mekan ve zamandan, degisip baskalasmaktan uzak olan tek ve yekta varlik odur. O Samettir. Butun varliklar, yaratilmasinda ve yasatilmasinda, kisaca her h�l ve keyfiyetlerinde ona muhtactirlar, o ise hicbir seye muhtac degildir.

Allah dogmak ve dogrulmak gibi mahluklara ait sifatlardan uzaktir. Cunku onun ne baslangici, ne de sonu vardir. Evet o, vardi ve ondan baska hicbir sey yoktu. Ezel� ve ebed� olan Allah'in bir baskasinin tesiriyle vucuda geldigi nasil dusunulebilir?

Onun esi, benzeri, dengi yoktur. Ne yaraticiliginda, ne idaresinde, ne terbiye ediciliginde, ne de hakimiyetinde; ona denk olabilecek hicbir mevcut dusunulemez. Zerre kadar akli olan kimse boyle bir zat hakkinda, bu celiskili sorunun sorulamayacagini bilir.

Evet yaratici olan, yaratilan olamaz. Kuvvet ve kudreti sonsuz olan, bir baskasinin tesiriyle vucuda gelemez. Baslangici olmayan, sonradan olamaz. Kisaca hem yaraticiligin sonsuz kemal sifatlariyla donatilmis, hem de mahluk olmanin geregi olarak sinirsiz eksikliklere sahip bir konumda olamaz.

Bir de konunun devir-teselsul ile ilgili bir yonu vardir ki o da sudur. Art arda bagli hadiseler zincirinde mutlaka bir ilk halka olmalidir ki diger halkalar ona bagli olsun. Mesela, on bes vagonlu bir trende, her bir vagonu bir onceki vagon ceker. Sonucta is, lokomotife dayandiginda, 'Lokomotifi kim cekiyor?' diye sorulmaz. Cekme gucu olan fakat cekilmeye ihtiyaci olmayan bir arac olmali ki -o da lokomotiftir- tren saglikli olarak hareket edebilsin.

Ayni sekilde, bir sekerin nasil yapildigini sorsak, bize cevaben, seker fabrikasinda yapildigi soylenecektir. Seker fabrikasindaki aletlerin nerede yapildigini sordugumuzda onlarin da tezgahlardi gosterilecektir. Neticede problem bir ilme, bir iradeye dayandirilmazsa, tezgahin da tezgahi sorulacak ve kisir donguye dusulecektir.

Bir er, emri onbasidan, o da yuzbasidan ve nihayet baskomutan da padisahtan alir. Peki, padisah kimden emir aliyor, diye sorulmaz, zira o emir alan degil emir veren konumundadir. Eger birinden emir alacak olursa, o da emredilenler sinifina girer ona emir veren kimse padisah olur.

Buraya kadar yapilan aciklamalardan acikca anlasiliyor ki, bu kainatin varligi, zati, isimleri ve sifatlariyla ezel� olan bir yaraticiya dayanmaktadir. Boyle bir zati kimin yarattigi sormak aklen mumkun degildir.

Mehmet Kirkinci www.sorularlaislamiyet.com

PsiKoloji Testi Kendinizi kesfedin...



Japon psikoloji profesoru, Isamu Saito psikolojinin prensiplerinden faydalanarak kendimizi kesfetme seklinde bir oyun hazirlayarak okurlarina sunmus. Aslinda Rissho Universitesi ogretim uyelerinden Prof. Saito'nun "Kokoloji adini verdigi bu oyun ulkesi Japonya'da kitap olarak yayimlaninca tam 4 milyon adet satmis. Daha sonra Amerika ve Avrupa'da da buyuk ilgiyle karsilasmis. Simdi bu ilginc profesorun oyunu Turkiye'de yayimlaniyor.

buradan

http://www.cebirsel.com/index.php?op...per&Itemid=243

Buhar Makinasi Ariyorum?

Merhaba

benim oglum icin Buhar makinasi almam lazim ama fiyatlar bayag ucuk geldi.(250-350 ytl)

Acaba bu makinalarin 2. elleri (temiz) bulunur mu? Yada Uygun fiyatli nerden bulurum? Ve en iyisi hangisi?

Bilgisi olan arkadaslardan yardim istiyorum.Tesekkurler.:a015:

Ihtiyacim var sana..

Gecenin siyahi cokerken uzerime, aklin sinirlarini zorlayan
bir ciglikla
avaz avaz susuyorum..
Icime coreklenen olumun sessizligine inat, gogsumun tam
orta yerine gelip
patliyor cigligim..
Imkansizligin karsisinda canhiras bir cabayla tutunmaya
calisirken yasamin
takili kaldigim kiyisina, ellerimin boslugu sarmasiyla
sarsiliyor bedenim.
Sanrilarimin bir oyunumusun yoksa imkansizligin mi hayal
dunyamin kapilarini
zorluyor yine..bilmiyorum..
Icimdeki cesede dokunuyorum bir kez daha.. ellerimdeki kana
bakiyorum bos
gozlerle.. bir umut.. yokmu
Kafamin icinde binlerce ses.. susturamiyorum..susmuyorlar..
- Birak gitsin..
- yooo olmaz..
- birakirsam olurum..
- giderse yiterim
- Devam et..bosver her seye..
- Bak bu olur.. ama imkansizlik? ? O ne olacak?
Yanit Sessizlik..
Gece daha da siyahlasiyor.. dort duvar karanligin bogucu
kollarinda ariyorum
sanki huzuru..
Yitikligim bir kez daha hortlarken yattigi yerden, kaderimin pis
siritisi
midemi bulandiriyor..
Gidin basimdan.. yalniz birakin beni..
Yok mu sesimi duyan.. yok mu akan bu kani durduran..
Tiz bir ciglik yukseliyor bogazimin derinliklerinden..
Saatin tiktaklarina takiliyor beynimin gozleri..
Tik tak..tik tak..
Zamanin acimasizligi bu.. nasil da alay ediyor benimle..
Gozlerimin kenarinda olusan derin cizgileri hatirlatiyor
yeniden..
Aynanin karsisinda gordugum yansimaya bakiyorum tik tak'lar
uguldarken
beynimde..
Ne kadar zamanim kaldi?
Bazen diyorum ki her seyi birak bir kenara.. yasa yasayabildigin
herseyi..
Onume duvar gibi dikiliyor yine kahrolasi imkansizligin..
Hangi yone donsem carptigim bir duvar..
Kopasi basimi vursam bu duvara.. yikabilir miyim? ?
Hani sarkidaki gibi.. "Ben imkansiz asklar icin(mi)
yaratilmisim..."
Gozlerim karanliga teslim ediyor kendini.. son isik
kirintisida kayboluyor
yavas yavas..
Uyusam.. uyandigimda sen olsan yanimda.. keskeleri teslim
edemiyorum dunun
umursamazligina.. belkilerle yikilmiyor imkansizligin
duvarlari..
Seninle varolan gerceklik yikilasi bu duvarla anlamini
yitiriyor..
ben yine.. aykiri..bir..sizofrenim
engel olamiyorum degisime
Hayallerime birakma beni..
Sanrilarima teslim etme..
Tut ellerimi.. cek cikar beni..
Yik su duvari..
Sana ihtiyacim var
Ihtiyacim var sana..

Selam Arkadaslar

:dance: ben almanyadan evli iki cocuk annesi
bu site kuzenim tarafindan tavsiye edildi ona burdan tsk
umarim sizlerle iyi seyler paylasiriz (NAZAY)

evlenmek isteyenler buraya

Evlenmek isteyenler buraya!

Her kadin ruyalarinin erkegini bulup evlenmek ister ama bu her zaman soylendigi kadar kolay olmaz. O zaman biraz kopya cekin ve erkeklerin ciddi iliski yasamak istedikleri bir kadinda aradiklari 10 ozellige goz atin.

1- Kendi hayatiniz olmali: Kendi ayaklari uzerinde durabilen ve sosyal hayatini erkek arkadaslarina gore duzenlemeyen kadinlar, kendilerine guvenen bir imaj cizerler. Bu da erkekleri en az dis guzellik kadar etkiler. Ustelik sadece erkek arkadasinizla degil, ailenizle, arkadaslarinizla ya da tek basiniza zaman gecirmeniz, iliskinizin dengesi acisindan da olumlu olacaktir.

2- Ilk adimi atan siz olmayin: Bu, uzerinde cok tartisilan ama sonuca varilamamis bir konu. Bu nedenle 'kacan kovalanir' kuralini izlemekte fayda var. Eger ilk adimi siz atar ve bulusmalari siz ayarlarsaniz, sizinle gercekten mi ilgileniyor yoksa firsati mi kacirmak istemiyor oldugunu asla ogrenemezsiniz.

3- Seksi olun, basit degil: Iliskinin ilk gunleri, flortun en yogun oldugu zamanlardir ama bu donemde ne fazla utangac olmalisiniz ne de fazla girisken... Asiri seksi bir giyim tarzi ya da toplum icinde asiri yakinlik gostermeler, elbette ki erkeklerin hosuna gider ama iliskiyi ciddiye almalarini da riske atar.

4- Seks icin bekleyin: Gunumuzde h�l� seks icin evlenmeyi bekleyenler cogunlukta. Azinlikta yer alanlardan olsaniz bile, ciddi iliski dusundugunuz bir erkekle birlikte olmak icin fazla acele etmeyin. Cunku seks sonrasi salgiladiginiz hormonlar, iliskinize oldugundan fazla anlam yuklemenize ve yanlis yonlenmenize neden olabilir.

5- Deger verdiginizi gosterin: Ona deger verdiginizi gostermek icin illa pahali hediyeler almaniza ya da kendinizi ona adamaniza gerek yok. Gunluk islerinde ona kucuk yardimlarda bulunarak da onu dusundugunuzu gosterebilirsiniz.

6- Onu destekleyin: Arkadaslarinin ya da patronunun onunde egosunu tatmin edecek sozler soylemeniz, her zaman ona destek oldugunuzu hissetmesini saglayacaktir. Yaptigi esprilere her zaman gulmeniz de ayni etkiyi yaratir.

7- Baski yapmayin: Gun icinde surekli onu aramak ya da gelecek planlari yapmak isteyebilirsiniz ama kendinizi tutun. Bu tarz davranislar, birlikte oldugunuz erkegin kendini kapana kistirilmis hissetmesine neden olabilir. Her seyi ona soylemek zorunda degilsiniz, onu kendi haline birakirsaniz zaten planlar yapmaya baslayacaktir. Tabii sizi gercekten istiyorsa...

8- Taviz vermeyin: Prensiplerinizden odun vermeyin ve yapilan yanlis davranislar karsisinda sessiz kalmayin. Eger aldatilmayi asla affetmeyeceginizi bilirse, kendinize duydugunuz saygi karsisinda onun da size duydugu saygi artacaktir. Ayni sekilde, evli ya da kiz arkadasi olan erkeklerle iliskiye girmeyeceginizi bilmesi de sizin icin arti olacaktir.

9- Iyi olani sececeginizi bilsin: Her zaman durust ve guvenilir oldugunuzu ve hayatinizda da boyle insanlara yer vermek istediginizi ona hissettirin. Eger siz gideceginiz yer hakkinda yalan soylemiyorsaniz, ondan da ayni davranisi beklemeyi hak ediyorsunuz ama onemli olan onun da boyle dusunmesi.

10- Ask kadini olun: Evlilik icin en onemli bagin ask oldugunu dusunuyorsaniz, bunu onun da bilmesini saglayin. Onunla para, guven ya da prestij icin beraber olmadiginizi bilmesi, size ve iliskinize olan guvenini artiracaktir.

biliyormuydunuz!

Ataturk`un dunyada `basogretmen' sifatli tek lider
oldugunu Bir geometri
kitabi yazdigi, Ucgen, aci, dikdortgen gibi ve 48
tane geometri teriminin
(Turkce) isim babasinin bizzat Mustafa Kemal
oldugunu.

Norvecce`de `Ataturk gibi olmak` diye bir deyim
oldugunu.


''Ataturk'' cicegi'nin adini, cicegi bulan Wanderbit
Universitesi
profesorlerinden doktor Kirk Landin`in koydugunu ve
bu cicegin tum dunyada
bu isimle uretilip satildigini.

Yunan baskomutani Trikopis`in, hicbir zorlama ve
baski olmadan her
Cumhuriyet bayraminda Atina'daki Turk
buyukelciligine
giderek, Ataturk`un
resminin onune gectigini ve saygi durusunda
bulundugunu.

''Mimber'' adinda bir gazete cikarttigini ve 52 sayi
yayimlanan gazetede
ilk defa sansur kelimesi gectigini.

Kurtulus Savasinda rutbe alan bir cok kadin
askerlerimizin oldugu, dunya
tarihine gecen tek bir ustegmenimizin oldugunu,
Usttegmen Kara Fatma' nin
700 erkek, 43 kadindan olusan bir mufrezenin
reiseligine bizzat Ataturk
tarafindan atanmis oldugunu.


Bir roportajda Birlesmis Milletlere uye olmayi
dusunuyor musunuz?" diye
soruldugunda "Sartlarimizi koyariz, kabullerine
bagli. Biz muracaat
etmeyiz uye olmak icin, davet gelirse dusunuruz"
dedigini ve bunun uzerine
BM yasasinin degistirildigini ve uyelige davet
edilen
ilk ulkenin Turkiye
Cumhuriyeti oldugunu.

1938'de, General McArthur'un en zor, en
problemli, en
buhranli doneminde,
danisman, senator ve bakanlarindan olusan yuz
yirmiden fazla kisiye; "Su
anda hicbirinizi degil, buyuk istidadi ile Mustafa
Kemal'i gormek icin
neler vermezdim" dedigini.

1938'de Ata`nin olumunde Tahran gazetesinde
yayinlanan bir siirde; "Allah
bir ulkeye yardim etmek isterse onun elinden tutmak
isterse basina Mustafa
Kemal gibi lider getirir" denildigini.

1996'da Haiti Cumhurbaskaninin vasiyetinde, mezar
tasina yazilmasini
istedigi metinde; "Butun omrum boyunca Turkiye'nin
lideri Mustafa Kemal
Ataturk'u anlamis ve uygulamis olmaktan dolayi mutlu
oldum" yazdigini.

2000'de ABD Baskani'nin milenyum mesajinda; ''
Milenyumun hic suphe yoktur
ki tek devlet adami Mustafa Kemal Ataturk'tur. Cunku
o yilin degil asrin
lideri olabilmeyi basarmis tek liderdir"
denildigini.

2005'de Amerika'nin en unlu ekonomistlerinden birisi
olan Mr. Johns`un
onerisinin "Turkiye ekonomiyle savasta bir tek
Ataturk' u ornek alsin
yeter" oldugunu.

2006'da ise AB Uyum yasalari geregince devlet
dairelerinden Ataturk
resimlerinin kaldirilmasinin istendigini.

BILIYOR MUYDUNUZ!!!

19 larin sirri

Ilk olarak 19'larin sirrini rahmetli Cenk Koray gundeme tasimisti.
Ataturk'un yasaminda 19 rakaminin cok onemli bir yeri var. Ister tesaduf
deyin ister mucize 19'lar Ata'nin yasaminda bir sir perdesi yaratiyor.

Iste o 19'lar:

19. yuzyilin bitimine 19 yil kala dogdu...

19 yasinda Harbiye'ye girdi... 19 Aralik'ta Yildiz Sarayi'na cagrildi...


Harp Akademisindeki sicilinin rakamlari toplandiginda 19 ediyor...

Canakkale Savasi'ni kazanilmasinda saglayan, 19. Firka'yi kuruyor ve
komuta ediyor...

19 Mayis'ta Miralay oluyor...

Canakkale'de dusmani 19 Mayis'a kadar oyaliyor...

Samsun'a 19 Mayis 1919'da cikiyor...
Kurtulus Savasi'nin baslangic tarihi olan bu gunde tam 3 tane 19 rakami var.


Samsun'a ciktigi Bandirma vapurunda ise yine 19 yolcu var...

Meclis'te Milli Mucadeleye fiili olarak baslanmasinin tarihi de yine uc
tane 19'lu bir tarih... 19 Kasim 1919...
Milletin iradesini Meclis'e devretme kararini 19 Mart'ta aliyor...

Maresal rutbesinine 19 Eylul'de kavusuyor...

Mustafa Kemal Ataturk 19 harften olusuyor...

"Ne mutlu Turkum diyene" sozu de 19 harfli bir soz...

19'un iki kati olan 38 yilinda oluyor...

Oldugunde yasi 19'un uc kati olan 57...

"Turk milletinin kaderine, 1919-1938 arasi tam 19 yil hakim oluyor..."

Tesekkurler Kazen Ve Curly

Kazen daha once edildi mi bilmiyorum ve dogrusu arama geregi de duymadim cunku kendi duygularimi paylasmak istedim, ekledigin oyunlar icin sana ve eminim yardimi cok olmustur Curly e cok tesekkur ederim.Nette yuzlerce oyun sitesi var ama burada tanidigin insanlarla yarismak cok farkli, cok zevkli..Ellerinize, emeginize saglik..

Aklinizda Tuttugunuz Herhangi Bir Nesneyi 26 Soruda Biliyor!!!

www.dingobeta.com


Aklinizdan bir nesne tutyorsunuz ve size sorular sorarak tuttugunuz nesneyi bulmaya calisiyor.. Ben matara tuttum bulamadi, gomlek tuttum buldu :D
e-mailinizi ve sifrenizi yazmanizda bir sakinca yok!!!
hadi bakalim kolay gelsin..:icelim:

Einstein'in torunu Lewinter Istanbul'da

Albert Einstein'in torunu Oswald LeWinter "Arzin Merkezinde Bulusmalar" konferansi icin Istanbul'a geldi. THY'nin tarifeli seferiyle Frankfurt'tan Istanbul'a gelen Unlu sair Turk dilini ve edebiyatini ovdu. Lewinter bir Turk arkadasi vasitasiyla Turkce, Turk Edebiyati ve siyasi gelismeleri sik sik konustuklarini belirterek, "Turkce ogrenmek icin yasliyim. Almanya'da yasadigim yerde bir Turk arkadasim var. Onunla Turkce, Turk Edebiyati ve siyasi gelismeler hakkinda sik sik konusurum. Bunun dil gelisimime faydasi var. Eger 15.16. yuzyil Turkcesi olmasaydi, bugun Aristotales olmayacakti. Cunku onun yazilari Iskenderiye'de yakildi. Turkler, Arapca'dan tekrar cevirdi. Bu sayede bundan yararlaniyoruz" dedi.

Orhan Pamuk'u tanimadigini ifade eden sair, "Ancak Turk Edebiyati'nin en az 2500 yillik, Turk Dili'nin de en az 8500 yillik gecmisi var. Turk dilinde cok az yabanci kelime var. Dunyanin var olan en saf dillerinden biri. Artik Turk dilinin ve edebiyatinin cok iyi bir odulle onurlandirilma vakti gelmisti. Bu da Orhan Pamuk'a denk geldi" diye konustu. 3 Aralik Pazar gunu, saat 14.00'de Cemal Resit Rey Konser Salonu'nda duzenlenecek konferansta, unlu bilim adami Albert Einstein'in sair torunu Oswald LeWinter, Turkiye'nin en buyuk sairlerinden Ilhan Berk'le bulusacak.

Gectigimiz yil 75. yas gununu kutlayan Oswald LeWinter, olaganustu yasantisi ve sairligiyle dikkati ceken ilginc bir kisilik. 50'li yillarin sonu ve 60'larin basinda son derece etkili bir siir yasamina sahip olan LeWinter, 1959'da Coolbright odulunu, William Carlos Williams'in elinden alip Pulitzer'e aday gosterilmesinin ardindan 1962 yilinda Asher odulunu almis ve 1997 yilindaki Rilke Odulu'ne dek yapitlarini yayinlama surecine son vermisti.

Butun Uyelere Selam...

Herkese Merhaba.
Bu forumu tesadufen buldum ve iyi ki de rastlamisim.Icerigi hosuma gitti ve biraz goz atip uye msj.'larinida okuyunca sicak bir ortam oldugunu gordum ve araniza katilmaya karar verdim :1rolleyes: .

1,5 yasinda oglum :emir_bebek: var. Istanbul'dan yaziyorum. Umarim guzel bir seyler paylasiriz. Herkese tekrar selamlar ve saglik dolu gunler...

benim kosem,benim resmim

herkese merhaba,boyle bir sitede herkese kendine ozel bir kose yapma firsatinin olmasi cok guzel,bana heyecan veren bir duygu,ehh bende bu heyecanla kosemi acmis bulunuyorum,umarim birseyler yapabilirim dahada onemlisi devam ettirebilirim,ilk olarak kendi yaptigim bir resmimi paylasmak istiyorum sizlerle,tabii resmi yukleyebilirsem.

maalesef yukleyemedim ogrenip yuklerim artik,sevgi ve saglikla.

16 Haziran 2007 Cumartesi

Coca Cola Seviyormusunuz..? Ozaman Okuyun..

ArkadaSlar, cola sever biri olarak acayip midem bulandi. Bu gercek olabilir mi? Yoksa colaya karsi bir komplo teorisi mi? Lutfen cevap ikincisi olsun!!!
Konu: 23 yil kola fabrikasinda calisan biri nicin hic kola icmez.

23 yil kola fabrikasinda calisan birisinin naklettigi ...
gelen iddia;

malumunuz kola denilen icecegin en temel hammaddesi meyan kokudur ve meyan koku ile beslenen canlilar arasinda fare de bulunmaktadir. buyuk sirketler tonlarca uretim yaptiklari icin kepcelerle toplamaktadirlar meyan koklerini ve tonlarca topladiklari icin de fareleri ayiklamaya ugrasmamakta daha dogrusu ugrasamamaktadirlar. bu yuzden de meyan koklerini icindekilerle beraber preslemekte sadece kalan deri, ayak, bacak parcalarini elekten gecirerek ayiklamaktadirlar. meyan koklerinin suyunun yaninda farenin kani, mide ozsuyu vs. gibi sivilar da karismakta renk siyah oldugu icin estetik acidan bir sorun olmamaktadir. tabi kola uretimi yapan sirketin kimyasal yontemlerle bunu sagliga zararsiz
hale getirme ihtimali de var... bu olayi anlatan kisi calistigi 23 yil boyunca bi bardak bile kola icmemis.

ALINTIDIR.

sILA haYRANlari

sila dizisini seyreden var mi aranizda?Cok begendigim ve severek seyrettigim bir dizi.sizinde yorumlariniz varsa lutfen yazin:mymeka: :mymeka: :icelim:

14 Subat

NEDEN 14 SUBAT SEVGILILER GUNU?

Bir zamanlar Roma'da zalim Cladius denilen bir imparator yasardi.Bir gun Roma imparatorlugu savasa girdi,savas uzun surdu.Evliler eslerini,nisanlilar ve bekarlar sevgililerini birakmak istemiyorlardi.Askerlerin sayisi azalinca Cladius evlenmeyi kutlamayi yasakladi,tum nisanlari bozdugunu ilan etti.
Sarayinin yanindaki kucuk mabedde gorev yapan Valentine,gizliden gizliye ciftlerin nikahini kiydi.Bir gun yakalandi.Hapse atildi.Uzuntuden eridi,bitti,269 yilinda(MS) hapishanede oldu.Papa Gelasius,496 yilinda,Valentine'nin anisina,oldugu gun olan 14 Subat'i Sevgililer Gunu olarak ilan etti.

cesitli nakis modelleri ve semalari


alintidir

atacli maillerim neden acilmazki?

slm bana gelen ekli yani atacli mailleri cogu zaman acamiyorum bir hata raporu cikiyor ve acilmadan kapaniyor.gerildim bu durumdan acaba nedendir bilen varmi ?

Annem Icin Ve Butun Nanneler Icin Sizden Dua Etmenizi Istiyorum

MERHABA ARKADASLAR BENIM 2 GUNDUR COK CANIM SIKKIN HASTANELERDE KOSUSTURUYORUM.GUZEL ANNEMIN 2 GUNDUR TANSIYONU 9/26 COK YUKSEK BIRTURLU DUSMUYO.HASTANEYE GIDIYOZ DIL ALTI HAPIYLA DUSURUYORLAR EVE GELINCE YINE AYNI OLUYOR.ALLAH KORUSUN BEYIN KANAMASI-FELC DURUMU-VE KOR OLMA DURUMU YARATIYOR BILIYORSUNUZ BU YUKSEK TANSIYON....HEM NE YAPABILIRIZ DUSUREBILMEK ICIN SIZE SORMAK ISTEDIM HEMDE 1 DUA EDERMISINIZ ANNEM ICIN.....VEDE ANNELER ICIN....INSALLAH ESKI SAGLIGINA BIRAN ONCE DONER ANNECIGIM...ALLAH ANNELERIMIZI BASIMIZDAN EKSIK ETMESIN....ONLARSIZ BIRHAT COK ZORDUR DUSUNMEK BILE ISTEMIYORUM ....SADECE BIR DUA ISTEGIM..:cok uzgunum: :cok uzgunum: :cok uzgunum: :cok uzgunum:

valla bende yeniyim ..

merhaba bende antalya da 24 yasindayim,evliyim bir dusuk yaptim ve coook cocuk istiyorum.herkese merhaba demek istedim.

reflex olcer

http://www.lovemove.com/eglence/em11.htm

ne kadar hizlisiniz test edin

3 Versiyon - Kadin/erkek, Kadin/Kadin, Erkek/Erkek

Ayni konunun 3 degisik versiyonu: 1-Kadin/Erkek, 2-Kadin/Kadin, 3-Erkek/Erkek

1.Versiyon: Kadin / Erkek: Bir erkegin hayati nasil karartilir?

Kadin: Sacimi kestireyim mi?

Erkek: Olur.

Kadin: Ama kiyamiyorum.

Erkek: Oyleyse kestirme.

Kadin: Canim degisiklik istiyor...

Erkek: O halde kestir.

Kadin: Bana akil vermeyi birak, delilere verir gibi.

Erkek: Eger nasil hosuma gittigini bilmek istiyorsan, sana derim ki uzun sacli. Bunu biliyorsun.

Kadin: Beni tanidiginda kisaydi..

Erkek: Ve sana tam olarak ne dedigimi hatirliyorum:"Ne guzel olurdun uzun sacla"

Kadin: Ama herkes kesmemi soyluyor.

Erkek: Bu durumda kuafore git, ve birak uyuyayim lutfen. Bunu senden Allah rizasi icin istiyorum.

Kadin: Peki nasil kestireyim? Kat kat mi yoksa percemli mi?

Erkek: Kat kat.

Kadin: Bana yakisacagini sanmiyorum, cunku sacim cok duz.

Erkek: Birak percemli olsun oyleyse.

Kadin: Cok yorucu.

Erkek: Yordugu zaman tekrar kestirirsin.

Kadin: O zaman asla uzatamam.
Erkek: Uzatmak istiyorsan kestirme guzelim.

Kadin: Bana guzelim deme!!!

Erkek:?!?!?!?!!!


2.Versiyon: Kadin / Kadin:

1.Kadin: Ah sekerim sacini mi kestirdin? Ne kadar guzel olmussun!

2.Kadin: Ay sahi mi soyluyorsun? Ben pek emin olamiyorum. Ay cok mu kisa oldu acaba...?

1.Kadin: Amaaan ne alakasi var. Benim yuzum bu kadar genis olmasa, ayni kesimi ben de
denerdim. Benim su sacim klasik oldu artik, yeni bir modele hic cesaret edemiyorum.

2.Kadin: Ay yapma Allah askina nesi varmis yuzunun... Bak soyle suralarindan kat verdirsen, harika olur! Benim de boynum uzun olmasa ayni seninki gibi bir model yaptirirdim.

1.Kadin: Ah sekerim sen de bir alemsin. Keske benim de boynum seninki gibi olsa. En
azindan su cokuk omuzlarimin dikkat cekmesini engellemis olurdum.

2.Kadin: Ayol sen ne diyorsun? Senin gibi omuzlari olmasini isteyen bir suru kiz var...
Giydigin her sey sana oyle yakisiyor ki... Bir de benim su kisa kollarima bak. Omuzlarim seninkiler gibi olsaydi, giydigim bluzlar ustumde emanet gibi durur muydu?

Vir vir vir, dir dir dir...




3.Versiyon: Erkek / Erkek:

1.Adam: Sacini mi kestirdin?
2.Adam: Evet
1.Adam: Sihhatler olsun abi!..
2.Adam: Sagol...

Bit,kene...

Dun gece ruyamda trdeyim ve samimi arkadaslarimla bulusacagiz,onlara giderken yolda bir cocuk goruyorum ama cocuk zayif,ufak-tefek,terkedilmis gibi,aliyorum cocugu basini dizlerime dayiyorum ve oksuyorum saclarini,icimden cocugu alip acaba evlat edinsem mi diye geciriyorum,sonra o sirada cocuk yavas yavas surunerek benden uzaklasip baska bir koseye gidiyor ve uyumaya devam ediyor.
Arkadaslarim geliyorlar ve onlarla selamlasiyorum,sonra uzerimde biseylerin yurudugunu goruyorum,bit...Birden cirpiniyorum ve uzerimden atmaya calisiyorum,sonra ellerimde kene goruyorum,cok korkuyorum isirip bana yerlesecek diye onu da silkeliyorum ama bir parcasi elimde kaliyor...

Bu kadar hatirliyorum,fikirleriniz ne?

10 saniye dayanmak bile mucize

10 saniye bile cok zor kizlar

http://www.unf-unf.de/show1324.html

yeni uyeyim yardimci olurmusunuz acaba

ankaradan,merhaba arkadaslar.bir sorunum var .
adetime 2 gun var.2-3 gundur midem bir tuhaf -agri ile bulanti arasi bir durumda ve acimsi.cok halsizim.adet olmadan onceki belirtilerimde yok sayilir.
bu ay ilaclar kullandigim icin endiseliyim.gebelikde mide bulantisi nasildir.

Hazir MSN Ifadeleri superr

Asagidaki hazir MSN ifadelerini kullanabilmek icin tek yapmaniz gereken ifadelerin yanindaki kutularda bulunan karakterleri mouse ile sectikten sonra
kopyalayip msn de godereceginiz kisinin penceresine yapistirip gondermek ...sevdiklerinize bir jest yapin;)






(S)(S)(S)(S)(S)(S)(S)(S)(S)(S)(S)(S)(S)
(S)(S)(S)(*)(*)(S)(S)(S)(*)(*)(S)(S)(S)
(S)(S)(*)(*)(*)(*)(S)(*)(*)(*)(*)(S)(S)
(S)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(S)
(S)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(S)
(S)(S)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(S)(S)
(S)(S)(S)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(*)(S)(S)(S)
(S)(S)(S)(S)(*)(*)(*)(*)(*)(S)(S)(S)(S)
(S)(S)(S)(S)(S)(*)(*)(*)(S)(S)(S)(S)(S)
(S)(S)(S)(S)(S)(S)(*)(S)(S)(S)(S)(S)(S)



:'(:'(:'(:'(:'(:'(:'(:'(:'(:'(:'(
:'(:'((U)(U):'(:'(:'((U)(U):'(:'(
:'((U)(U)(U)(U):'((U)(U)(U)(U):'(
:'((U)(U)(U)(U)(U)(U)(U)(U)(U):'(
:'(:'((U)(U)(U)(U)(U)(U)(U):'(:'(
:'(:'(:'((U)(U)(U)(U)(U):'(:'(:'(
:'(:'(:'(:'((U)(U)(U):'(:'(:'(:'(
:'(:'(:'(:'(:'((U):'(:'(:'(:'(:'(
:'(:'(:'(:'(:'(:'(:'(:'(:'(:'(:'(



:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D
:D:D(L)(L):D:D:D(L)(L):D:D
:D(L)(L)(L)(L):D(L)(L)(L)(L):D
:D(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L):D
:D:D(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L):D:D
:D:D:D(L)(L)(L)(L)(L):D:D:D
:D:D:D:D(L)(L)(L):D:D:D:D
:D:D:D:D:D(L):D:D:D:D:D
:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D



(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)
(F)(F)(F)(L)(L)(F)(F)(F)(L)(L)(F)(F)(F)
(F)(F)(L)(L)(L)(L)(F)(L)(L)(L)(L)(F)(F)
(F)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(F)
(F)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(F)
(F)(F)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(F)(F)
(F)(F)(F)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(F)(F)(F)
(F)(F)(F)(F)(L)(L)(L)(L)(L)(F)(F)(F)(F)
(F)(F)(F)(F)(F)(L)(L)(L)(F)(F)(F)(F)(F)
(F)(F)(F)(F)(F)(F)(L)(F)(F)(F)(F)(F)(F)
(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)(F)



:$:$:$:$:$:$:$:$:$:$:$
:$:$(L)(L):$:$:$(L)(L):$:$
:$(L)(L)(L)(L):$(L)(L)(L)(L):$
:$(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L):$
:$:$(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L):$:$
:$:$:$(L)(L)(L)(L)(L):$:$:$
:$:$:$:$(L)(L)(L):$:$:$:$
:$:$:$:$:$(L):$:$:$:$:$
:$:$:$:$:$:$:$:$:$:$:$



({)({)({)(f)(f)(f)(L)(L)(f)(L)(L)(f)(f)(f)(})(f)(f )(})(f)
(f)({)(f)(f)(f)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(L)(f)(f)(})(f)(f )(})(f)
(f)({)(f)(f)(f)(f)(L)(L)(L)(L)(L)(f)(f)(f)(})(f)(f )(})(f)
(f)({)(f)(f)(f)(f)(f)(L)(L)(L)(f)(f)(f)(f)(})(f)(f )(})(f)
({)({)({)(f)(f)(f)(f)(f)(L)(f)(f)(f)(f)(f)(f)(})(} )(f)(f)



:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D
:D(L):D:D:D(L)(L)(L)(L):D(L):D:D:D:D(L):D(L)(L)(L) :D
:D(L):D:D:D(L):D:D(L):D:D(L):D:D(L):D:D(L):D:D:D
:D(L):D:D:D(L):D:D(L):D:D(L):D:D(L):D:D(L)(L):D:D
:D(L):D:D:D(L):D:D(L):D:D:D(L)(L):D:D:D(L):D:D:D
:D(L)(L)(L):D(L)(L)(L)(L):D:D:D(L)(L):D:D:D(L)(L)( L):D
:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D:D



:D:D:D(S)(S):D(S)(S)(S):D(S):D:D:D:D
:D(S)(S):D(S):D(S)(S)(S):D(S):D(S)(S)(S)
:D(S)(S):D(S):D(S)(S)(S):D(S):D(S)(S)(S)
:D:D:D(S)(S)(S):D:D:D(S)(S):D:D:D(S)
:D(S)(S):D(S)(S)(S):D(S)(S)(S):D(S)(S)(S)
:D(S)(S):D(S)(S)(S):D(S)(S)(S):D(S)(S)(S)
:D:D:D(S)(S)(S)(S):D(S)(S)(S):D:D:D:D

yanlis mail

Adamin biri yeni ulastigi otele kaydini yaptirir.

Odasina girdiginde masada bir bilgisayar goruru ve karisina e-mail atmaya
karar verir.

Fakat yazdigi mesaji farkinda olmadan yanlis bir adrese gonderir....

Tam bu sirada farkli bir yerde kadin, kocasinin cenaze toreninden evine yeni donmustur ve bilgisayarindaki maili gorur,

arkadaslarindan geldigini dusundugu maili okuyunca oldugu yere yigilip kalir.

Odaya giren annesi yerde yatan kizini ve ekrandaki mesaji gorur.

Kime : Sevgili karima

Konu : Yeni ulastim.

Tarh : 16 Mayis 2004

Benden haber aldigina sasiracagindan eminim. Burada bilgisayar var ve
sevdiklerimize e-mail gonderebiliyoruz. Buraya yeni ulastim ve kaydimi yaptirdim. Hersey yarin senin buraya gelecegini dusunulerek hazirlanmis. Seninle bulusmayi dort gozle bekliyorum. Umarim benim gibi sorunsuz bir yolculuk gecirirsin.

Not : Burasi cok sicak

Erkekler Ne Ister

ERKEKLER NE ISTER?

� Guclukler karsisinda azimli olmali
� Her animizi birlikte gecirmek zorunda degiliz;zaman zaman ayri da kalabilmeliyiz
� Beni sevgisiyle bogmamali ve her kucuk tartismayi trajedi haline getirmemeli
� Her zaman herseyi benden beklememeli;herhangi bir aksilik karsisinda ona guvenebilecegimi hissettirmeli
� Benden daima tatli,sirin ask sozcukleri beklememeli,onunla ciddi konularda da konusabilmeliyiz.

ERKEKLERE BUNLARI SOYLEMEYIN

� Tipki baban gibisin
� Tipki eski sevgilim gibisin
� Sana zor dayaniyorum
� Bebek bu sekildemi yedirilir saniyorsun
� Arkadaslarimin hepsi senin bana karsi yanlis davrandigini dusunuyor
� Beni dinlemiyorsun
� Cok rahat ve umursamazsin,herseyin sorumlulugunu bana birakiyorsun
� Arkadaslarimin hepsi senin haksiz oldugunu dusunuyor.

aranizda olmak cok guzel

Slm. arkadaslar aranizda olmaktan cok memnunum.Bu siteye benide kabul edersiniz cok sevinirim.Guzel dostluklar adina hepinize simdiden tesekkurler.

Sevgilim

Sevgilim
Inan ben seni onursuz hicbir sevdayla aldatmadim
Bedelin pahaliydi,odedim...
Odeyecegim.
Ve gunun birinde sevgilim,gozlerim yoruldugunda...
Cagir cocuklari yanina.
Ac gozlerimi son bir kez
Onlara bebeklerimi goster ve de ki:
"Sizin babaniz beni
Iste bunlarla sevdi."

HRANT DINK

yasa tasarisi

rabiayuksel

2/12/2006 - YASA TASARISI
Kategori: haber
Sevgili arkadaslar,
Milletvekili Canan Aritman, bebek ve kucuk yasta tecavuzun cana kast
olarak degerlendirilip agir muebbet hapis cezasi ile cezalandirilmasi icin
bir yasa teklifi hazirlamis. Bu yasa teklifinin mecliste bir an once
gorusulmesine yardimci olmak icin de kendi web sitesinde bir anket
duzenlemis. Anket sayfaya eklenmis. Siz de bu yasa teklifini olumlu
olarak degerlendiriyorsaniz lutfen ankette oyunuzu kullanin
http://www.tbmm.info/cananaritman

Sizden ricam tanidik herkese bunu mail olarak yaymaniz ve bir kamuoyu
olusturulmasina katkida bulunmaniz.
Bu insanlik disi olaylara sessiz kalmamamiz gerekiyor.


Rabia Yuksel

www.blogcu.com/rabiayuksel

Iki Yuzlu Mektup :)

yazinin once tamamini,sonra da buyuk harfle yazilmis satirlari okuyun.Karsiniza cikan iki farkli insani gorunce epeyce sasiracaksiniz!

BABA GONDERDIgIN PARA ILE
gul gibi geciniyorum fazlasini
NE YAPABILIRIM? HIc DUSUN-
me beni sikayet ettigimi gor-
DUN MU BU SARTLARDA
daha fazlasini isteyemem;
BU PARA ILE OKUMANIN
caresi var.Ama fazla gondermenin
ZORLUgUNU,HATTA IMKANSIZ
oldugunu biliyorum.tek dusuncemin sizler
OLDUgUNU BILMELISINIZ.IHTIYAcLARIMI
kismen aldim.Noksanlarimi
TAMAMLAMAK IcIN DE YETERI KADAR PARA
var.Para degil,bol mektup
GONDERIN BANA.UNUTMAYIN,DORT GOZLE
mektuplarinizi ve guzel haberlerinizi
BEKLIYORUM.SELAMLAR.

Kanserlik espiriler :D:D kalbin varsa girme :)))

--Dun yapilan bir operasyonla Ajda Pekkan'in alni sonunda ensesine ulasti.

--Bak Barbie'cigim,sen daha TOY sun.

--Turkiye'de en demokratik olay, trafik kazalari; herkes eziliyor...

--Tuh!.. Amortiyi tek rakamla kacirdim yine...

--Oglum,senin zayiflaman icin daha 40 firin ekmek yemen lazim..

--Suclu ayaga kalk!..Cocuklu bayana yer ver!..

--Daha son kullanma tarihine cok var, Yavas ic su meyve suyunu...

--Odumu patlattin.. 80 yila kadar olursem sebebi sensin.

--Her hakki sakliymis. Bende de bunca Hakki nerede diyordum.

--Maas 250 milyon mu? Aaa baslarim boyle ise haa..

--Ati alan Uskudar'i gecti. Biz takibe devam ediyorum merkez. Tamam!..

--Su cocugu doguramadim yaaa!..Icimde kaldi.

--Kedi ulasamadigi cigere mundar der. Ondan sonra "Konusan kedi" olarak cok meshur olur.

--Kizimi ne doktorlar, ne muhendisler istedi. Bizde baktik evde kalacak,size verelim dedik, berber bey oglum!..

--Corbamdan kil cikti.. Beni kimle aldatiyosunuz garson bey?..

--Beni deniz tutar, Ali tutar, Cem tutae.. Severler beni..

--Bayram degil, seyran degil.. Allah Alah!... Bir turlu cikartamadim sizi..

--Hava korsani ucagi kaciracakti,yapamadi.. Cunku; ucagi kacirdi...

--Cingeneler Amerikayi nasil okur? ABE DE..

--Ruyalar da hormonlu artik, aksam aksakalli nine gordum...

--Avrupadan gelen soguk hava dalgasi, ulkemizi etkisi altina aldi.. Yok abi, Avrupa bizi sevmiyor iste, kabul edelim artik!..

--Uzun lafin kisasi : U.L.

--Oyunu ayakta alkisladim.. Ay yok sekerim, oturacak yer yoktu...

--Cinayet masasi, idam sehpasi, elektrikli sandalye, olum dosegi... Bu ev pek tekin degil hanim.. Yuru gidelim...

--Zencinin biri denize duserse ne olur? Tabii ki islanir..

--Dun kazi kazandan kaz kazandim )

--Yumurtani sahanda mi yersin? Yoksa deplasmanda mi?

--Alfabe artik 28 harf, "O" simdi asker! (Ultra ultra Igrenc)

--Agri kesicin varda, Erciyes kesicin var mi?

--Volkswagen Pass-at , Sahsi oynama !

--Oglum Geldin mi? Hayir, daha gelmedim!

--1 , 2 , 3 TIP!.. Hayir!?! 1, 2, 3 Muhendislik !

--Hakan Sukur sahada sakatlanmis. Kim tasimis? Hakan Tasiyan...

--Sigaraya ayri, ickiye ayri parami veriyorsun. Tutun kolonyasi ic...

--Seni gorunce gozlerim dolar, kulaklarim mark.

--Kadin hakki diye bir sey yokur. Cunku Hakki erkek ismidir...

--Aglarsa anam aglar gerisi playback yapar...

--Kendim icin bir sey istiyorsam namerdin Allah'im anneme guzel bir gelin nasip et!! Aminnnnnn...

--Yikanan Ton'a ne denir? Washington!

--Gecen gun bir taksi cevirdim, hala donuyor!

--Cin Ali mavi murekkebe duserse ne olur? Blue Jean.

--Sen kimi kandiriyorsun, bu soylediklerine kim inanir? Kadir Inanir...

--Kitabim evde kaldi. Aaa ben kitabini evli saniyordum!

--Mevlana neden cok donuyormus? Cift okey gelmiste ondan...

--Basamakta durmayin otomatik kapi carpar, boler, karekokunu alir...

--Seven unutmaz, eight unutur...

--Iyi ki Italya'da dogmamisiz! Neden? Cunku Italyan'ca bilmiyoruz!

--Sizin araba ne mali? Alman mali! Bizimki de klimali!

--Yangin dolabini acarsan ne olur? Yang kizar...

--Adamin biri yarin olucem demis. Yarmislar hakkaten olmus...

--Insanlari niye kafasina su dokerek uyandirirlar? Cunku suyun kaldirma kuvveti vardir.

--Kofteyle mofte arasinda ne fark vardir? Biri kiymadan yapilir digeri miymadan...

--Gecen gun kamyonu surdum, Leonardo da Vinci...

--Fransizlarin nesi ek******? "Fran"lari tabii ki!

--Cok iyi gobek atan kazana ne denir? Iyi oynayan kazansin!

--Tem otoyoluna muz duserse ne olur? Temmuz...

--Yerin kulagi war benim de kulagim war. Ben yer miyim? Hayir yemem...

--Bir adam karisini dovuyormus, kapi calmis karisini dovmeye birakmis, neden? Esek sudan gelmis.

--Tomi'nin annesi kimdir? Anatomi

--Adam bilgisayar basinda uyuyakalmis. Ertesi gun nezle olmus. Neden? Windows acik kalmis.

Bu bebeklerden ister misiniz?







Kabeyi boyle hic gormediniz.

Bu gozuken kabenin uzaydan gorunusu..
Dunyada sadece kabe uzaydan bakilinca beyaz gozukuyormus..
Sebebi ustundeki nurdan isik....
Inanmayanlara, inanmak istemeyenlere bir delilde benden..
Isteyen Google Earth yuklesin ve gorsun..
Lutfen bakmakla yetinmeyip yorumda yazalim..
Tesekkurler..


VE size son haftalarin en hit "kisisel gelisim" yazilari\videolari

VE size son haftalarin en hit "kisisel gelisim" yazilari\videolari

Doganin ilginc goruntuleri






bende yeniyim:)

slm yeni uye oldum adim ece 24 yasindayim .2 yillik evliyim henuz bebegim yok,insallah en kisa zamanda bende bi anne olurum.istanbul dogumluyum,memleket tokat.insallah guzel seyler paylasiriz zamanla daha iyi tanisiriz sanirim:1yes2:

son kez...


Bu gece seninle son kez bulusuyorum
Son kez kadeh kaldiriyorum serefine
Ve son kez dinliyorum sarkimizi
Bu gece uzun olacak biliyorum
Cunku butun sonlari yasayacagim bu gecede
Son kez bakacagim en guzel resmine
Bir kez daha anlatacagim askimi
Sana anlatir gibi
Belki yuzbininci kez
Ama bu son olacak
Sonra dans edecegim hayalinle
Yorgunluktan dusene kadar
Hic durmadan dans edecegim
Cunku son dansimiz olacak
Ve son bir siir yazacagim senin icin
Son sigarami icerken karalayacagim misralari
Aciyi, sevinci, gozyasini sigdiracagim
bir sigara paketinin ustune
Yesili anlatacagim ve maviyi
Bir misrada beyaz olacagim
Bir misrada siyah
Seni yazacagim tum ciplakligiyla
Ve gun agardiginda son kez
Dogdugum gunki gibi
Gunes yuzume vururken
Senin icin son kez olecegim...

SeveCekSem Boyle Sevmeliyim!

YaGmur YUreklIm





Giderken yagmur vuruyordu camlara
Yagmurun sesine karismisti ayak seslerin
Caresizligi ve umutsuzlugu yasayan biri kalmisti geride
Ve ben, ve sen, ve sevgi ya askimiz?
Bitmisti... Hepsi bitmisti...
Geride ise kullenmeye baslayan bir askta
Hala bir ruzgar bekleyen
Bir ates parcasi kalmisti
Ve bir ruzgar bekliyordu yeniden alevlenmek icin
Ilk ayrilikti bu...
Ilk ask ve ilk ayrilik...
Giderken sessizligi ogrettin bana
Giderken huznu ogrettin
Hic gelisin olmadi zaten...
Bazen icimdeki umut bir mum oldu
Karanlik gecelerde seni aramak icin
Lakin ruzgara karsi yurudugumun farkinda degildim...
Ve simdi...
Her yagmur sesinde seni duslerim
Her yagmur sesinde seni ozlerim
Ve hala giden sevgili seni beklerim
Seni beklerim... Yagmur yureklim...

BenI GUzel Hatirla



Beni guzel hatirla...
Bunlar son satirlar,farzetki bir ruzgardim
Esip gectim hayatindan
Yada bir yagmur sel oldum sokaginda
Sonra toprak cekti suyu kaybolup gittim
Yada bir ruya idim senin icin
Uyandin ve ben bittim...

Beni guzel hatirla...
Cunku sevdim seni ben herseyini
Sana sirdas oldum dost oldum yar oldum
Omzunda agladim beni uzdun kinamadim
Aliskindim vefasizligina
El oldun gittin aldirmadim

Beni guzel hatirla...
Sayfalarca mektup biraktim sana
Siirler yazdim gozlerine baka baka
Cogunu okutmadim
Sakladim icimde sevabini gunahini
Sessizce gittim
Senden oncekiler gibi
Sende anlamadin beni

Beni guzel hatirla...
Sana gulusumu gozlerini sonra sesimi biraktim
En guzel siirlerimi okudum gozlerine baka baka
Soylenmemis merhabalar sakladim her kosede
Vedalar biraktim sokaklarinda
Ne arasan bir sevdanin icinde
Fazlasiyla biraktim ardimda

Beni guzel hatirla...
Omzunda agladigimi dusun
Birazdan telefonda konusacagin kisi olabilecegimi dusun
Surprizleri severdim bilirsin
Buda benden sana son surprizim olsun
Simdi senle yasanan guzel gunleri atese veriyorum
BENI GUZEL HATIRLA
Gidiyorum...

15 Haziran 2007 Cuma

Benim Adim Huzun



Sanki huzundur benim diger adim

Huzunle yatip huzunle kalkarim

Yeni gune huzunle dogarim gecenin rahminden

Gunes huzunludur bir el atmaz yuregime

Yalnizligima yoldastir huznum geceler gunler boyu

Gamzeme bagdas kurmus her tebessum

Gozlerimdeki sisli perdeyi yok edemez

Sokup atamaz yuregimden kelepcelerini huznun

Masumane sahiplenmistir bedenimi muebbet

Sahte mimiklerden arinmis aglayan gozlerim

Icime, icime damlar kizil goletleri okyanusla kardes

Yildizlar sonmus, ay kuskun karalar giyinmis aglamakli

Gece, huzun kusanip dunyanin keskin kilici ucunda salinir umutsuz

Arsiz bir balta gibi budar hayat agacimin yesil dallarini

Huzunden diktigim gece elbisem hic cikmaz uzerimden

Yapismistir adeta tenime huznumu emer cikarir gun yuzune

Endamimi sarar etek uclari yirtik olsa da lime, lime

Kimligi mechul huzun, damarlarimda at kosturur

Seyisi esrarengiz kara peceli gulyabani her an kirbaci elinde bekler

Huzun bana yakisiyor galiba alismisim bir kere

Huzunsuz olamiyor mazosist bedenim

Kucuk mutluluklarda bile huznun yolunu bulurum

Bir cirpida, hic kaybolmadan sokak aralarinda

Ben huznu seviyorum, huzunde beni

Ve huzun yakisiyor bana

Turkler Yani Biz..

Turkler...

1.Kagit mendili kumas mendil gibi gunlerce burusuk
sekilde cebinde tasir.
2.Ruzgarli havalarda kuller ucmasin diye kulluge
su koyar.

3.Serce parmagini kulagina sokup iyice sallayarak
karistirir.

4.Ancak bir Turk gazete bulmacasini hep baskalarina
sora sora cozebilme becerisini gosterip, kendisi
cozdu diye sevindirik olabilir.

5.Sakal trasi olduktan sonra kanayan yerlerine kucuk
kagitlar yapistirir..

6.Evdeki yaslilar da kullanabilsin diye tv
kumandasi, telefon gibi aletlerin uzerindeki tuslarin
Turkce' sini tercume edip yapistirir. (on-ac; off-kapa;
redial-tekrar ara; volume-ses vb...)

7.Cayi sogumasin diye cay tabaginin icine sicak su
koyar.

8.Soba borusu aktiginda yogurt kaplarini telle soba
borusuna baglar.

9.Nezle olunca tuvalet kagidini uzun bir serit
yaparak kullanir.

10.Dis fircasiyla disini fircalamayip da sacini
boyamak icin kullanan birini gorurseniz, o sacini
seven bakimli bir Turk' tur.

11.Konusma yetenegi olan hayvanlara ilk olarak
kufur etmesini ogretir.

12.Sahilde mayosunu kabinde giymek yerine arkadaslarina
havlu tutturarak giymeye calisip bir de arkadaslarina
"bakmayin lan" diye cikisir.

13.Denize girip guneslendikten sonra asiri derecede
yanan sirtina yogurt surerek iyilestirebilir.

14.Dolmusta veya otobuste bozuk paralari avucunda
toplayip sikir sikir cevirip ses cikartir.

15.Herhangi bir yere hesap oderken arkasina donup
gizli gizli para sayar.

16.Denizde "suyun altinda nefessiz ne kadar
kalabiliyorum." diye deneme yapip bogulma tehlikesi
gecirir.

17.Beton doktukten sonra bir sanat eserini
bitirmiscesine beton kurumadan tarih ve imza atar.

18.Corabinin kirlenip kirlenmedigini burnuna
goturerek kisa sureli koklayarak anlayan kisi
temizligine duskun bir Turk'tur.

19.Simit yedikten sonra, masaya dokulen susamlari
parmaginin ucunu islatarak toplayip yutar.

20.Daha birinci telefon zili caldiginda telefonun
basina dikilirama acmak icin ikinci kez calmasini bekler.

21.Yeni yapilmis bir binanin yeni takilmis camina
beyaz boyayla S harfi yazar.

22.Bir dukkana girip, onun bunun fiyatini sorduktan
sonra "abi araba bes dakka dursun, ben hemen gelicem "
deyip, 2 saat sonra gelir.

23.Okul yilliginda kendisi hakkinda; okulu kiriyordu,
kopya uzmaniydi gibi yazilari arkadaslarina gosterip
bununla ovunur.

24.Gazete bayiinin onunde durup asili olan gazeteleri
ayak ustu okur.

25.Cebinden cikardigi paralarin icinde en eskisini
ozenle arayip bulduktan sonra para ustu verir.

26.Gunluk gazeteyi alip evinin bir kosesinde biriktirir
ve kus kafesinin altina sermek icin, kisin sobayi
tutusturmak icin, bardak canak sarmak icin kullanir.

27.Trafikte ambulansin pesine takilarak sikisikliktan
kurtulup, uyaniklik yaptigini zanneder.

28.Kagit paralarin uzerine not alir ve parayi
harcadigi icin notu kaybeder veya elden ele dolasacagini
bildiginden komik yazilar yazar. (Paranin on yuzune
tehlike aninda arkayi ceviriniz yazip aninda cevirincede
simdi degil salak tehlike aninda yazanlardan bahsediyoruz.
Tehlike aninda cevirsen de ayni yaziyi gorursun.)

29.Gece asiri nem ve sicak olmasina ragmen, uzerine ortmese de
yanina yorgan alip yatar.

30.Cocugu yanlislikla elini kestigi veya dustugu icin
agladiginda elini kesti veya dustu diye cocugunu dover.

31.Taksi tuttugunda taksicinin yanina oturur. Eger uc
dort kisitaksi tutuyorsa, taksi parasini veren kisi on
koltuga oturur.

32.Kredi kartinin islevsel kismi zarar gormesin diye selobant
yapistirir.

33.Denize yuzmeye gidip de yuzdugu yere affedersiniz
iseyen (goremeseniz bile) ve sonra da piskin piskin "
suyu isitiyorum oglum fena mi? " veya "kocaman deniz ne
olacak ki " der.

34.Kaldirimda yurumeyip de cadde ortasinda yurur ve yanindan
hizla gecen arabaya da " Carpsaydin bari ! " diye tepki
gosterir.

35.Bir turiste adres tarif ederken bagira bagira Turkce
konusur.

36.Bes gencin yazin ogle sicaginda, beyaz renkli Sahin
marka bir otomobilin icinde, atletli olarak sokaklari
turladiklarini gorurseniz bilin ki onlar Turk' tur.

37.Alisveris merkezlerindeki guvenlik kameralarinda sac
tarar.

38.Birini cagirmak icin kapi zilini calmak yerine evin
camina tas atarak amacina ulasmaya calisir.

39.Kurdanla disini karistirip once cikarip bakar, sonra
tekrar agzina koyar.

40.Utu fisi, teyp fisi veya televizyon fisi kablosunun
bakir teli disari cikmis ise cocuklari elektrik carpmasin
diye bakir teli selobantla yapistirir.

41.Yemegini yedikten sonra tatli yiyecekse, bulasik
cikarmamak icin catalini veya kasigini iyice yaladiktan
sonra tatlisini yer.

42.Ailece televizyon izlenen bir evde kumanda babanin
elindeyse ne izlerse digerleri de onu izlemek zorunda kalir.

43.Ceket giyecekse gozukmez diye gomlegini utulemez,
kazaginin altina giyecekse sadece gomlegin yakasini utuler.

44.Cantasinin icinde yeni tanistigi birisine bile cekinmeden
gostermek uzere en guzel fotograflarini ve aile albumunu
tasiyan birisini gorurseniz hemen boynuna sarilmayin yoksa
cantayi kafaniza yiyebilirsiniz, cunku o kisi bir Turk
kizidir.

45.Bir Turk esnafi, musterisinden aldigi parayi once
iki ucundan tutup iki defa gerginlestirir daha sonra da
gunese dogru tutup bakarak sahte olup olmadigini anlar.
Ayrica musterinin baktigi mali mutlaka evde kendisi de
kullaniyordur.

46.Fayton, at arabasi ve el tezgahina bisiklet kornasi
takma fikrinin patenti yuzde yuz bir Turk' e aittir.

47.Evin bir odasinin ampulu patladigi zaman yenisini
almayip da fazla kullanmadigi bir odanin ampulunu onun
yerine takar.

48.Evinde bulunan saksilarin dibini kul tablasi olarak
kullanir.

49.Dislerini gazoz acacagi, findik ve ceviz kiracagi olarak
kullanir.

50.Isinde iyi olan birisini overken hakaretle iltifat
eden bir Turk' ten baskasi olamaz. (Serefsizin oglu ne
is yapmis be kardesim, helal olsun)

51.Aracin sinyal lambalari dururken kolunu cikararak
"donuyorum" hareketi yapar.

52.Yemegin etini en sona birakir.

53.Trafik isiklari kirmizidan yesile dondugunde onundeki
herkesi salak sanarak kornaya basar.

54.Dingildeyen bir masanin ayagina kagit sikistirma
fikri bir Turk'undur.

55.Dislerinin arasindan "viij viij" diye ses cikarir.

56.Tv' de film seyrederken filmin oyunculariyla muhatap
olan (dur oraya gitme oldurecekler seni) Turk sinema
severlerdir.

57.Kulagini kalem ya da orgu sisiyle karistirabilir.

58.Arabasina okuz, kopek, horoz sesli korna taktirma
fikrinin patenti bir Turk'e aittir.

59. Gazete kagidini en iyi sekilde kullanir.(Cam silme bezi,
kulah, mendil, sofra bezi)

60.Ancak bir Turk kadini, denize dikkat cekmemek icin
elbiseleriyle girip, butun dikkatleri uzerine cekebilir.

61.Plastik yogurt kabini saksi yapar.

62.Arabasinin arkasina yazi yazar. (Rahmetli de sollardi,
tek rakibim THY, kroyum ama para bende)

63.Ucakta bulunan tanidiklarina ucak havalandiktan sonra
gormeyecegini bildigi halde el sallar.

64.Cignedigi sakizi daha sonra cignemek uzere kafasindaki
tulbende yapistiran bir Turk kadinindan baskasi degildir.

65.Tek abdestle bes vakit namaz kilmak icin iki buklum
kivranir.

66.Desenlerini cok begenerek aldigi yeni bir mobilyanin
ustunu baska bir ortu orterek kullanir..

67.Cayi, cay tabagina dokup icer.

68.Gecirdigi bir trafik kazasindan sonra kanlar icinde
cikip, carpilmis arabasina uzulur.

69.Tup kaciriyor mu, kacirmiyor mu diye kibrit yakip
kontrol eder.

70.Yemekte eti bicakla degil, catalin yaniyla kesmeye
calisir.

71.Kirmizi isikta durdugunuz icin size ancak bir Turk
bagirabilir.

72.Otoyolda, otomobilin gaz pedalina tugla koyup,
yorulmadan kullanma fikri bir Turk' undur.

73.Cola'yi calkalayip fiskirtarak asitsiz icmeyi akil
edebilir.

74.Elektronik hesap makinesini, uzaktan kumandasini
naylona sarmis, uzerine de ambalaj lastigi gecirmis
birini gorurseniz Turk'tur.

75.On yillik bir otomobilin koltuk ambalaj naylonlarini
cikarmadan kullanma becerisini gosterir.

76.Otoyol kenarindaki ve anayol ortasindaki refujlerde
piknik yapar.Erkekler piknikte beyaz askili fanila,
cizgili pijama ve corapla top oynar.

77.Toplu tasima araclarinda ayakkabilarini cikartip,
ayaklarini altina alarak oturur.

78.Havaalani, istasyon gibi yerlerdeki banklara
yatip uyur.

79.Insaatda ya da yolda calisan is makinelerini durup
seyreder.

80.Karsi seritteki trafik kazasini seyretmek icin
durup kendi seridini de tikar.

81.Sokakta top oynayan cocuklarin oyununa karisip,
bozduktan sonrada "hadi siz oynayin" deyip gider.


Alintidir...