Arkadaslar biraz uzun ama gercekten zaman ayirilacak yasanmis ibretlik bir konu... S.K. besinci elementi ararken tanistigi cirkin sevgiliyle alti yil yasadi. Sonunda onu terketmeye karar verdi.Olumu pahasina da olsa damarindan , beyninden sokup atacak. Fakat bencil sevgilinin onu birakmaya hic niyeti yok. S.K.bes gun icinde yardiminizi bekliyor.... Randevu saatinden once gelmistim bulusacagimiz yere. Kapidan iceri girdigimde bir corba kasigi icinde isittigi eroini, titreyen parmaklariyla enjektore cekiyordu. Her yerinden ter akiyordu. Kollarinda igneyi sokmadigi yer kalmadi. Sonra ayak parmaklarindan denedi. Yine olmadi. Vucudunda delinmemis bir damar bile bulamadi. Sonra butun gucuyle masaya sapladi siringayi. Krizin siddeti giderek artiyordu. Dizleri tutmuyordu. Cantasina uzandi. Kucuk bir paket cikardi. Kat kat naylonlara sarilmis paketi acip icindeki tozu cam sehpanin uzerine doktu. Cakmagiyla iyice ezdi. Kredi kartiyla cizgi yapti. Cuzdanindan cikardigi gicir gicir bir milyonluk banknotu boru yapti. Bir ucunu burnuna soktu. Diger ucuyla da her cizgiyi birer nefeste cekti. Beyaz zehir kana karistiktan sonra normale dondu. S.K. sokaklarda kivranan onbinlerce gencten biri. 27 Ocak 1975'te Munih'te dogdu. Tip egitimi aldi. Doktor asistani oldu. Psikolojik danismanlik egitimi aldi. Unlu Busters Dans Grubu'nda oynadi. Tayland Boksu'nda Munih ikinciligi var. Turkiye'de rehberlik ve hosteslik yapti. Sabah 06:00'da kalkiyor; yuzuyor, kosuyor, yaziyordu. Ay parcasiydi, zekiydi. Kafasinda 127 telefon numarasi tutabiliyordu. Hayat doluydu. Bir gun '5. Element'i (sevgiyi) aramaya cikti. Yolu Istanbul'a dustu. Sevgiyi bulamadi ama bencil bir sevgiliyle tanisti. Oylesine bencildi ki, onu herkesten kopartip aldi. Esiri yapti. S.K. o cirkin sevgilinin ugruna Tarlabasi'nda, Aksaray'da, Beyoglu'nda... umutlarini, hayallerini satti. Sonunda bir ilkbahar gunu tanistigi bu sevgiliyi terketmeye karar verdi. Cikageldi iste. Sadece bes gun dayanabilecek. Besinci gunun sonunda iki secenegi olacak S.K.'nin. Ya terkettigi sevgilisine geri donecek ya da olumcul krize girecek. Ama birincisini asla tercih etmeyecek. S.K.'nin komaya girmemesi icin ya eroin almasi gerekiyor ya da hastaneye yatmasi. S.K. onu, terkettigi icin asla almayacak. Girecegi kriz 2 saat 30 dakikayi asarsa, muhtemelen olecek. Son krizi 2 saat 32 dakika surmus. Eger krizi hastanede karsilarsa S.K yeniden dogacak. S.K.'nin bu derginin yeni sayisi cikana kadar vakti var. Bu satirlari okurken onun zamaninin giderek azaldigini unutmayin. Onun cansiz bedenini umumi bir tuvalette buldugumuzda cok gec olacak. S.K. hayal ve gercegin arasindaki cirkin cizgide sizi bekliyor. Iste onun ibret verici hikayesi. —Uyusturucuyla tanisma surecini anlatir misin? Egitimimi tamamladiktan sonra Almanya'da T..... adinda birini sevdim. Ilk askimdi. O ise cocukluk arkadasimla nisanlandi. Bu olay bana cok aci verdi. Henuz 18 yasindaydim. Kirildim... Ayni apartmanda oturuyorduk. Onu arabadan inip apartmana girene kadar sadece 5 saniye gorebilmek icin hergun 5 saat bekliyordum. Astim olmama ragmen sigaraya ve alkole basladim. Benim icin dayanilmaz olan bu aciyi unutabilmek icin memleket degistirdim. Turkiye'ye geldim. Geri donus hakkimi yaktim. Mutsuzum. Hayatimda sevgi yok. Bir kopege �sik oldum. Butun sevgimi ona bagladim. Bana sadece babamin mektuplari destek oluyordu. —Nasil geciniyordun? Ailemin gonderdikleri harcliklar ve sigorta parasiyla. Sonra bir Alman firmasinin Istanbul subesinde musteri temsilcisi olarak ise basladim. Yeni insanlarla tanistim. O bar senin bu disko benim... Aksamlari Regata'da bir sure sarki soyledim. Etrafimda cok yakisikli erkekler vardi ama onlarin aradigi baska seydi. Arkadaslarim 'Aradigini bulana kadar denersin' diyerek benim bu tavrimi elestiriyorlardi. Bundan hoslandim diyerek yataga girmek bana ters geliyordu. Aradigim erkegi buldugumda ona verecek bir seylerim olmaliydi. Sadece beni bir gece gogsunde yatirip, sabaha kadar hicbirsey istemeyecek birini ariyordum. Boyle birini bulsaydim ertesi gun ona canimi, herseyimi vermeye hazirdim. Ama en son istenecek seyi ilk once istiyorlardi. Bir gun isyerinde hic de tipim olmayan E.... beni sevdigini soyledi. Onunla birlikte olabilecegim aklimin ucundan bile gecmiyordu. Israrini kiramadim, birkac defa hep birlikte bir yerlere gittik. Dans ettik. Elimi tuttu. Yanagimdan optu. Icim 'ciz' etti. Birseyler hissettim. O gece de ruyamda dans ettik, gozlerimizden sevgi akiyordu... Ertesi gun hersey farkliydi. Onu sevmeye basladim. Zamanla onda aradigim sevgiyi, inceligi bulamiyordum. Kucucuk bir ilgiyi bile esirgiyordu benden. Bir gunaydin bile demiyordu. Yalvardim, agladim olmadi, olmadi, olmadi... Artik cok gecti cunku ben sevgimi ona baglamistim. O eglenip, gezmek, yatmak, kalkmak istiyordu. Nisanlisindan ayrilmis ve bir duygusal bosluktaymis. Yani bir kurban ariyordu, o kurban ben oldum. Benim isim bitti dedim. Cunku ben dogustan —sevgiye— bagimli biriyim. Iste uyusturucuya baslamamda en buyuk etken E.... oldu. —Eroinle nerede tanistin? Buyuk bir bunalima girmistim. Bir ilkbahar gunuydu. Almanya'da beraber buyudugum kankardesime gittim. Evde arkadaslari da vardi. Bunlar sirasiyla banyoya gidip geliyordu. Giren mutlu cikiyordu! Ben de girdim. Camasir makinasinin ustunde cizgiler vardi. Burunlarina cekiyorlardi. Bu seyin uyusturucu oldugunu tahmin ediyordum ama tam olarak ne oldugunu bilmiyordum. Ben de istiyorum diyerek atildim. Bana da bir cizgi yaptilar. Cektim. Once biraz midem bulandi. Ama o kadar mutlu oldum ki, anlatamam. 'Tamam! Aradigim bu iste' dedim. O kadar mutsuzdum ki, onun verdigi aciyi tasiyamiyordum. Bana mutluluk veren tek seyi bulmustum artik! Uzaniyorum. Gozlerim kapaniyor. Daha once bu kadar mutlu oldugumu hatirlamiyorum. Adini ogrendim; eroinmis. 'Ben bunu icmeliyim, bunu bulmaliyim' dedim ve orada basladim iste. —Kolay mal bulabiliyor musun? Param vardi. Sirkette tercume islerine de ben bakiyordum. Iyi para aliyordum. Parayi verip "Bulun diyordum" geliyordu. Onceleri ufak ufak almaya basladim. Iki gunde bir, haftada bir cekiyordum. Isyerine de goturmeye basladim. —E....'in haberi oldu mu? Bir gun E...'i karsima alarak, bir cizginin tam ustundeyim. Yardimina ihtiyacim var, ben uyusturucu batagina saplandim. Sonu olummus ama sen su an birak de hemen birakirim ve senin icin omur boyu el surmem dedim. "Bana ne kizim! Ben mi verdim senin eline" dedi ve gitti. Yikildim... Onun umurunda bile degildim. Ben ona butun sevgimi vermisim, omrumu bitirmeye hazirdim. E... kapidan cikip gittikten sonra artik benim hayatimda acilarim ve eroinim kaldi. Iyice bagimli olmaya basladim. 4—5 ay sonra krizler basladi. Torbacinin nasihati(!) —Eroini hep arkadaslarin mi temin ediyor yoksa belli mekanlardan mi aliyorsun? Regatta'da sarki soylerken konusuluyordu. Birbirlerine 'Peynir var mi?' diye soruyorlardi. Ama orada hic kimseden almadim. Birgun Marmaris'teki dostlarim Istanbul'daki akrabalariyla tanistirdilar. Bu kisinin bir de kankardesi vardi. Romen kiz. Onun eroin kullandigini ogrendim. Samimi oldum. Bana mal bulmasini istedim. O da beni Aksaray'da torbacisiyla tanistirdi. Bu benim ilk torbacim oldu. Cok iyi bir adam. Bana her mal getirdiginde yarim saat nasihat veriyordu. "Bak kizim; bu pislikten ben neler gordum, neler... Olenler oldu. Sen daha yolun basindasin. Su an zevkini yasiyorsun ama ben daglari devirenleri gordum. Ne yuvalar yikildi. Bak simdi isin, paran var. Bunlarin hepsini kaybedersin. Bir gun fuhus batagina kadar gireceksin. Gel yol yakinken don" diyordu. Torbaci dedigin parayi alir, mali verir ceker gider. Bu digerlerinden farkliydi. —Torbaciya kac gunde bir gidiyorsun? Haftada bir. Her defasinda 5 gram satin aliyordum. Bu da bana 5 gun yetiyordu. Yani gunde 1 gram iciyordum. Bugun 10 gram cekiyorum. —Mali hep ayni torbacidan mi aliyorsun? O kadar cok torbaci girdi ki araya isimlerini bile hatirlayamiyorum. —Ailen nasil ogrendi? Istanbul'daki ablam biliyordu. Agabeyimin genclik bunalimlari icin annem Istanbul'a gelip gidiyordu. Bir sure bende kaldi. Birgun isyerinde kriz gelmeye basladi. O gun de cok onemli musteriler gelecekti. Tuvalete gittim ama cantamda malim yoktu. Anladim. Annem bulmustu. Taksiye atlayip eve gittim ve onu vermesini istedim. Bir daha icmeyecegime ikna ederek geri aldim. Aksam eve gelmeden un ve karabiber karisimi bisey hazirladim ve annemin gozu onunde tuvalete doktum. Zavalli annecigimi kandirmistim. Bana inanmis bir halde Almanya'ya dondu. Kahroldum. Ben ne yapiyorum, nereye gidiyorum bilmiyorum.... Bir tozla dost olmus, bir toza bagimli yasiyorum. —Gunluk hayatin nasil, normal mi? Normal insanlar gibi sabahlari kalkip bir kahvalti yapamiyorum. Kalkar kalkmaz eyvah yine bir gun basliyor diyorum. Terlemeyle uyaniyorum, burnum akiyor, isiga bakamiyorum, eklem yerlerim agriyor, midem bulaniyor. Sadece onu istiyorum. Yastigimin altinda mal olmaliydi. Sabahlari kalkamiyorum, siziyorum, ise gec gidiyorum. E....'in acisi da icimde. Isten ayrilmayi dusunuyorum. Istifa dilekcemi hazirlamistim. Fakat onlar beni cagirip 3—5 bin mark tazminat verip atildigimi soylediler. O kadar cok sevinmistim ki... Paranin hepsini mala yatirdim. Kasimpasa'dan 500 paket mal aldim. Torbacimi bulamadigim icin kaziklandim. Paramin oldugunu biliyorlardi. 1 milyonluk mali 100 marka sattilar. Beton tedavisi! —Baban ne diyor bu ise? Marmaris'e dostlarimin yanina gittim. Onlari cok seviyorum. Orada manevi dayim ve manevi yengem var. Bir sure kaldiktan sonra malim bitti. Istanbul'a dondum. Mal alip geri donecektim. Evimin kapisini actigimda karsimda babami buldum. Benim durumumu ogrenince Turkiye'ye gelmisler. Tatile gittik. Beni karsisina aldi, karsilikli sigara yaktik. "Almanya'da oldugu gibi su anda ben senin baban degil arkadasinim. Hadi anlat bana. Ne kullaniyorsun?" diye soruverdi. Anlattim. Babam kahrolmustu. Tedavi olmami istedi. Onu kiramadim. Birlikte AMATEM'e gittik. Orada cok asagilandik. Babama, "Kizin bu kadar sene icerken kor muydun?" diye hakaret ettiler. Yerleri olmadigini, bir ay sonra gelmemizi soylediler. Inanilir gibi degil. Bir bagimli gelmis yardim istiyor ve bir ay sonraya gun veriyorlar. Zaten ben babamin hatiri icin yatacaktim. Kurtulma istegim cok azdi. Zaman kazanmak benim de isime geliyordu. Cunku eroine daha doymamisim. Beynimden tam silmemisim. H�l� icimde acilarimi yasiyorum. E....'in acisini, yalnizlik acisini yasiyorum. Pismanlik var icimde. Yanimda babam olsaydi bunlari yasamazdim diye dusunuyorum —AMATEM'e yattin mi? Yer acildi, yatirdilar beni. Birinci gun malin etkisi vardi; kafam iyiydi. Ikinci gun cok pis krize girdim. Eyvaaah! dedim. Olayi beyninden silip attigin zaman bedensel aci hafifler ve daha kolay kurtulursun. Babamin hatirina yattigim icin bir an once su yataktan kalkip canlansam da gitsem icsem dusuncesi var kafamda. Krizde ne bir doktor tedavisi vardir ne bir sey... Cirpiniyoruz, kendimizi yere atiyoruz. Biz buna 'beton tedavisi!' deriz. Betona yatip tepiniriz. Evde de bunu yapardik. Cunku kriz aninda vucudun yaniyor, acilar cekiyorsun, betona atiyorsun kendini, betonda yatiyorsun. Serum filan yok orada. Takmadilar. Takilmasi gerekiyordu. 10. gundeyim, tam birakmak uzereyim buyuk krizi atlatmisim, kararliyim. Birden yanima biri geliyor, yeni yatis yapmis. "Oooh!" diyor. "Simdi igne yaptim kafam oyle guzel ki" diyor. Gel de delirme! 17. gundeyim titremelerim yuzunden odadan disari cikamaz oldum. Utaniyorum. Kasigi, bardagi bile agzima tutturamiyorum. Her yerim oynuyor. Serum yok. Vitamin istiyorum vermiyorlar. "Disaridan alacaksin, dogal besleneceksin" diyorlar. Aksamlari bir Diyazem veriyorlar o kadar. Beton tedavisine devam. Taburcu olmak isitiyorum dedim. Imzami attim ciktim. Bu titremeler bana oradan kaldi. AMATEM'e eroin sokmuslar —Tedavi ise yaradi mi? Iyi niyetli arkadaslarin yardimiyla yeniden yattim. Krizdeyim. 72 saat surdu. Baktim yapamayacagim torbacimi arayip mal istedim. "Hayir, sen tedavi oluyorsun mal veremem" dedi ve telefonu kapatti. Defalarca aradim, baska bir hastaneye yatacagim, yuruyebilmem icin gerekiyor diyerek ikna ettim. O gun de carsamba; ziyaret gunu. O zaman kurallar farkliydi. Ziyaretine herkes gelebiliyordu. Ziyaret saati geldiginde annemi, babami ve torbacimi kapida gordum. Torbaciyi gorunce cekmis kadar oldum, gozlerim parliyor. Hayatim, askim gelmisti. Annemle babami bir masaya oturtup malimi caktirmadan aldim. Tuvalete kosup bir firt cektim. Yuzume, gozume, dizlerime can geldi. Ailem de beni bu kadar mutlu gordukleri icin seviniyordu. Icicileri de ayaklandirdim. Adamlar hepsi kurtulmuslar, kararliydilar bir daha geri donmeyeceklerdi. Hepsinin kanina girdim. Belki bu cektiklerim onlarin gunahi. Ama ben cok az gordum kurtulani. Ne zaman mal gelecek diye hepsi pesimde fir donuyor. Ben paralari topladim. Herkes bir cekimlik icin butun parasini veriyordu. —Bir tedavi merkezine uyusturucu sokmak bu kadar kolay mi? Tespit ettikleri anda atiyorlar. —Nasil tespit ediyorlar? Her sabah idrar tahlili var. Bu yuzden mal bekleyen arkadaslar ellerinde mali cekmeden once idrarlarini hazirlamislar bile. Kimi bardaga, kimisi posete doldurmus. Onlar seytan biz seytan! Bunu ogrenince ben de idrar dilenmeye basladim. Herkes mali cektigi icin de temiz idrar bulamadim. Sizmisim odamda. 48 saat sonra gozumu evde actim. —Ailenin tepkisi nasil oldu? Malimi istedim. Babam doktugunu soyledi. Ben de iste simdi beni kaybettin diyerek yerdeki haliyi tirnaklarimla parcaladim. O anda babam mali yuttum dese karnini yarip yine alacak kadar vahsilestim. Oyle acilar cekiyorsun ki; tarifi yok. Damarlarimin icinde aci. Kemiklerimin icinde. Ruhumun icinde aci. Sonra pasaportumu ve annemin cuzdanini kaptigim gibi evi terkettim. Babam aglayarak pesimde kosuyordu. "Kizim evde deneyelim" diye yalvariyordu. Tozumu atmakla beni kaybettin baba diyerek bir korsan taksiye binip gozden kayboldum. (Daha sonra ogrendim ki, duraktaki diger korsanlar, calismiyoruz diyerek babamin beni takip etmesini engellemisler.) O kadar aci cekiyordum ki, babamin acisi krizin acisini bile bastiriyordu. Cunku babam benim herseyimdi. Astimli bir bebekken beni ayaklarinda sallayarak uyuturdu. Aybasimi, bulasik yikamayi ondan ogrendim. Eroin parami babam verdi! —Babana duydugun sevgi taksiyi durdurmaya yetmedi mi? Duygusal tarafim dur diyor. Cunku ben kisiligimi eroine satmadim. Fakat icimdeki seytan "Cabuk, krizdesin, yuru, ic kendine gel, icince nasil olsa bu aciyi unutacaksin" diyor. Seytani dinledim ve dogruca torbacima gittim. Kaleici'nde bulustuk. Mali cektim. Kendime gelince babami aradim. Donmem icin yalvardi. "Tedaviyi evde yaptiririz" dedi. Dondum... Tedaviye ben hazir oldugumda baslanmasini istedim. Bir ay sonra hazir olurum dedim. Bu sure icinde gozlerinin onunde hep ictim. Siziyor, sagimi solumu yakiyordum. Onlar icin dayanilmaz bir aciydi bu. Babacigim bir ay boyunca sirf evde kalayim diye eroin parami bile verdi. Annem benim kendi elleriyle zehirlenmeme dayanamiyordu. Hemen Babam Almanya'ya gidip 27 yil calistigi BMW'deki isini birakti. Sigortalarini oldurdu ve kesin donus yapti. Alman yasalarina gore 3 ay oroda oturup da donus yaparlarsa her ay 7 bin mark para alacaklardi. Babam "Belki o 3 ay icinde evladimi kaybedebilirim" diyerek butun haklarini oldurdu. —Bir ay sonra... Bu bir aylik sure de zaman kazanmaktan baska birsey degildi benim icin. Olay benim beynimde bitmemisti. Tek askim, tek sevgilim eroin. Ben buna asigim. Ben h�l� iciyorum. Evde huzur diye bir sey kalmadi. Tedavi olmaya razi oldum babamin hatiri icin. Doktor geldi, serum baglandi ve tedavi basladi. Doktordan Rivotril istiyorum. Cunku tarifsiz bir aci var. Canimdan can gidiyor. Uzerimde bocekler geziyor gibi. Terleyip usumeyi ayni anda yasiyorsun. Vucudunun heryerine dikenler batiyor. Dizlerinde, tarifsiz agrilar var. Krizin ikinci gununde kusmalar basliyor. Ucuncu gun olecekmis gibi zannediyorsun. Her nefes alisinda bogazin kuruyor artik nefes alamiyorsun, oluyorsun sanki. Kusmalar devam ediyor. Yemyesil zehir kusuyorum. Oguruyorum, duvarlarda yankilaniyor. Safra kesesinin, bagirsaklarin icindeki zehir ogurmeyle disari cikiyor. Bu ciktiktan sonra rahatliyorsun. 72 saat boyle geciyor. Besinci, altinci gun derken 10 gun de serumlar devam etti. Sonunda hayata dondum. Babam "Dile benden ne dilersen" dedi. Bir dedigim iki edilmiyordu. Araba istedim; Kirmizi Ford Sierra. Garajim yapildi, hemen arabam geldi. Yalniz kalmak istedigimi soyledim; harabe haline getirdigim daireyi benim icin yeniden duzenlemeye basladilar. —Gercekten kurtuldun mu? Iki ay aradan sonra sokaga cikar cikmaz cantami aldigim gibi torbacinin evinin yolunu tuttum. Babam ise arabayla hava aldigimi saniyor. Seytan damarlarimda dolasiyor. Zaten beynimden cikmamisti. Eroinin verdigi hazla o zavalli insanlari bos hayallere daldirdim. 'Eroinsiz guzel gunler yasayacagiz. Uyusturucu bagimlisi bir kiziniz olmayacak. Kendimi size adayacagim, hic evlenmeyecegim' diyordum. Iyice guvenlerini kazandim. Istanbul bana tehlikeli, Marmaris turu yapayim dedim. Inandilar. 2—3 ay kaldim. Dondugumde evim harika olmustu. Onlar beni tertemiz saniyor, verdigim umutla ayakta duruyorlardi. Gene malim bitti. Bir cekimlik vardi cektim. Balkonda sizmisim. Vucudumun yarisi balkondan asagi sarkmis. Agzimdan salyalar akiyor. Yurek yakan bir manzara... Arkamdan babam geldi. Gozgoze geldik. O bir dakikalik bakisa neler sigdi neler. Beni yatagima yatirirken konusamiyordu, gozleri doldu. O bataga yeniden dustugumu anladi. Sabah mal almaya cikiyorum. Babam hic sitem etmedi "Hadi tekrar deneyelim, basarana kadar deneyelim, hata yapmis olabilirsin" diyordu. Baba onumden cekil dedim. Cunku krizim geliyordu. Sekiz saatim dolmak uzereydi. Gittim ve cektim. —Bu dus kirikliklari ne kadar surdu? Defalarca. Basladik. Serumlar takildi. Ama beynimdeki seytani atamiyorum. Annem sabahlara kadar igne kaymasin diye basimi bekliyor, elimi tutuyor. Iki gun serum yedim. Babami meyva suyu almaya gonderdim. Sonra pasaportu alip Marmaris'e gittim. Manevi dayima, yengeme tedavi olmak istiyorum dedim. Onlarin da bana guvenleri kalmamisti. Dort dortluk bir tedavi uyguladilar. Dort gun serum yedim, butun arkadaslar seferber oldu. Ayaga kalkinca ben yapamayacagim, eroini ozluyorum dedim. Onlari da cigneyerek Istanbul'a geldim. Tekrar basladim. Birakmak istediginde gercekten birakiyorsun. Ama duslere engel olamiyorsun. Hollanda'da eroin krizi Bir gun kankardesimin abisi (kabin amiri) kafama girdi, hostes olmaya ikna etti. Konuyu babama actim, tedavi olmak istiyorum dedim. O kadar cok sevindi ki... Hosteslik kursu boyunca tedavi surdu. Krizdeyken sinava girdim ve kazandim. Iki ay sonra ucusa baslayacaksiniz denildi. Marmaris'e gittim. Sirketle baglanti icindeyim. Ucus tarihi bekliyoruz. Yine iciyorum. Beklenen telefon geldi: "Ilk ucus Hollanda'ya. Sabah 08:30'a kadar hazir ol." Acilen Istanbul'a dondum. Krizdeyim. Arkadasin evine Sisli Etfal'den doktor cagirdik. Serumlari taktirdik. Kriz gecmeden ucusa gectik. Binbir iskence ile 350 yolcuya servis yaptim. —Ucus sirasinda eroin aliyor muydun? Hayir. Evde aliyordum. Yine bir ucus sonrasiydi. Ucak 4 saat rotar yapti. Bes yildizli bir otele gittik. Herkes gununu gun ederken ben odamda krize girdim. Orada satisi serbest ama satilan yerlerin adini bile soramiyorum. Bir anlayan olur diye cekiniyorum. Istanbul'daki ofisi aradim, hemen isten ayrilmak istedigimi soyledim. Istanbul'a gelmemi istediler. Inanilmaz acilar icinde dondum. Biri ispiyonlamis. Ben hemen eroin kullandigimi soyleyerek cikisimi aldim. —Sonra... Marmaris'te unlu bir tur firmasinda rehber olarak ise basladim. Jiple turist gezdiriyordum. Ayrica turistik mekanlardan da yuzde 25 komisyon aliyor, animatorluk yapiyordum. Bir gunde 10 bin mark kazandigim oluyordu. Isimi cok iyi yapiyordum. Ay sonunda Istanbul'a gelip mali alip donuyorum. Bu arada yumurtaliklarimi usuttum. Iltihap baglamis. 3 milyara yakin parayla Istanbul'a tedavi olmaya geldim ama arkadaslarla yedik. —Paralar bitti. Simdi nasil mal bulacaksin? Iste bugunden sonra ben nerelere suruklendim. Camli Kahve'de mal aradim. Beni kullanmak isteyenler oldu. Benimle yatmak isteyenler oldu. Torbacilar ortada yok. Mutlaka biri yuksek dozdan olmustur. Kiz arkadaslarimin araciligiyla Bayrampasa'da oturan biriyle tanistim. Zeytinburnu'nda bir yere gittik. Evlerinde kaldik. Bunlar gece tufaya cikiyor (hirsizliga), gecede 500 milyon kazaniyor ama bana eroinim icin gunde 3 milyoncuk veriyorlardi. Evinde kaldigimiz cocuk bunun bedelini cok agir odememi istiyordu. Bir gece krize girdim. Ben kivranirken o mali gozumun onunde salliyor, onunla yatmami istiyordu. Acilar icinde kivrana kivrana terk ettim orayi. Iki kiz arkadasta tedavi oldum! Pasaportumu, hosteslik sertifikami unuttugum icin ayni eve geri dondum. Bana bira ikram etti. Birden siseyi kirip bogazima dayadi. Boynumdan kanlar akmaya basladi. Zorla tecavuz etti. Ben iskence cekerken, dunyam yikilirken o zevkinin derdindeydi. (Agliyor) —Bu kotu olay icin sonun baslangici diyebilir miyiz? Belki de... Bu olay beni erkeklerden daha da uzaklastirdi. Cunku eroinmanlar zaten seksten hoslanmaz. Hirslandim, yeniden Marmaris'e gidip kendime tedavi programi hazirladim. Oyle guzel uyguladim ki 4., 5. gunde yemek yiyebildim. 9. gun ayaktayim. Cin gibiyim. 10. gun yeni bir kriz basti. Iki saat titredim. Bilincim yok. Tek gozlu canavarlar goruyorum. Elinde siringa yaklasiyorlar. O anda birisi sakin ol diye dokunmaya kalksa gittim. Hemen olecegim. Manevi dayimin bir tanidigi bu krizleri biliyormus. O evdekileri uyarmis; aman sifonu dahi cekmeyin, lambalara dokunmayin demis. Onun yardimiyla mutlak bir olumden dondum —Igneye ne zaman basladin? Eroinsizlikten bunalimdayim. Annemi ariyorum, onun sevgisine ihtiyacim var. Ama babam telefona cikmaya hazir olmadigini soyluyordu. Annemin beni sevmedigini dusunuyordum. (Oysa zavalli annem benim yuzumden kalp hastasi olmus, bana soylemiyorlar.) 30 tane hap aldim. Sarhos olup kendimi denize attim. Icmelerin oradaki tehlikeli bolgede girdaba dogru yuzdum. Kurtarmislar. Dostlarim yardim etti, moral verdiler. Artik eroin kullanmiyordum. Manevi dayim ailemi arayarak mujdeli haberi verdi. Hep birlikte Istanbul'a geldik. Otogarda babam karsiladi. Hemen kizimi (kopegimi) sordum. Aglamaya basladi. Kizim, intihara kalkistigim gun kendini iki kez arabanin altina atmis ve olmus. Babamin gullerle donattigi mezarinin basinda, sabahlara kadar agladim. Bu aciyla damardan almaya basladim. Derg�hta bir eroinman! —Ruhsal durumun nasil? Beklenen yarinlar kaybolmus dunden/Umitler selami kesmisler benden/Nasilsa hayir yok gelecek gunden/Kadere rest cektim isyanlardayim... —Isyan etmek neyi cozuyor? Dua da ettim. Bazi tanidiklarin tesvikiyle ailemle birlikte Adiyaman'a Menzil Dergahi'na gittik. Turbede dua ederken gozyaslarimi tutamadim. Cevremdeki insanlar "Ulan biz yillardir geliyoruz gozyasi dokemiyoruz, su acik kiza bak" diyerek beni seyrediyorlardi. Bayan oldugum icin seyh ile gorusemedim. Babam benim adima seyhten tovbe aldi. Ben de Rabia Ana'dan tovbe aldim. Rabia Ana "Insaallah kurtulacaksin" dedi. Dua ettik, sekiz sarti yapip tovbe ettik. Menzilden donerken beynim o kadar karisik ki... Bir tarafta kopegim, ortada seytan (eroin). Yolda seytan uyandi. Bu sefer cok kararliydim. Eroinsiz sekiz ay gecti. Ailem gercekten inandi. Namaz bile kilmaya basladim. Dogum gunumde bana surpriz yaptilar. Tum aile ablamlarda toplandi. Bana bir dogum gunu pastasi hazirlamislar. Uzerine 24 yerine sifir yazmislar. Annem ilk kez orada sarildi bana. (Agliyor). —Mutlu son mu? Keske oyle olsaydi! Bir gun aniden hosteslik zamanindan tanidigim kiz arkadasim aradi. O...pu'nun tekidir... Beynimde simsekler cakti. Dayanamadim evine gittim. Kapidan iceri girer girmez kokusunu aldim. Bu isitilan tam olarak iyi kaliteli bir maldi. Hemen cektik, kafayi bulduk. O lanet sey yine kanima girdi. —Tunelin sonuna gelmissin. Neden?.. Bu yasadigim kotu bir dus gibiydi. Bu olaydan sonra ailemle olan tum baglarim koptu. Ailemi kaybettim. Uc kiz arkadasla Fatih'te yasamaya basladik. Beyoglu Sanzelize Bar'da konsomatrislik yaptik. Mal parasi icin sabaha kadar calisiyor, sarhoslarin kahrini cekiyoruz. Aramizda kotu olaylar oldu. Ayrildik. Yeniden hostesken tanidigim kizin yanina dondum. Birlikte yasamaya basladim. Ben cok guzel oldugum icin beni pis islere zorladi. Sirtimdan gecinmeye basladi. Beni ezdi, dovdu, iftira atti, asagiladi. Sirtimdan dunyalari kazandi. En sonunda ayrildim onun yanindan. Param yok, gidecek yerim yok. Banklarda, komurluklerde yattim. Denize dusen yilana sarilirmis. Eskiden beni sevdigini soyleyen erkek arkadasin evine gittim, bir ay orada kaldim. Altin vurus yaptim —Biraz da esiri oldugun askindan bahsedelim istersen. Rekorun nedir, altin vurusu denedin mi? Altin vurusu uc kere denedim. Ikisinde kriz halindeydim, damar bulamadim. Biri basariyla sonuclandi. Oldugumu gordum. Mezara girdim. Agladilar basimda. Beyin damarim catlamis. 5 saat surdu. Kulagimdan ve genzimden kan geldi. Olmedim. - Yaninda hic olen oldu mu? Birgun biri yuksek dozda almis, gidiyor. Hemen tuzlu su bastik, olmedi. Yine biri siringaya mal cekerken pislik kacirmis, fenalasti. Pislik cok tehlikelidir. Bu yuzden mali cekerken sigara filitresinden cekeriz. Hemen temiz mal bastim. Temiz mal basinca kendine geldi. —Askini nasil terkettin. O gunu anlatir misin? Birgun kuaforluk yapan biri bir torbaciyla tanistirdi. Bu benim son torbacim oldu. Beni sevdigini soyluyordu. Mali ondan aliyordum. Fakat beni dovuyor, asagiliyordu. Mal ugruna nefreti, kini icime yaziyor, sabrediyordum. O gun yine bir kavga oldu. Bana 'kasarlanmis k..pe', 'namussuz' dedi. Yuzume tukurdu. Iste bu filmi kopartti. Cunku eroin benim kisiligimi asla yok edemedi. Ben kisiligini kaybeden insanlari gordum. Anasini, babasini, bacisini satiyor. En onemli kavramlar onun icin bitmis. Var olan tek sey toz. Bulacak, icecek, ucacak. Fakat hayat dolu olan bir insani ezdiler, hirpaladilar, asagiladilar, sirtimdan gecindiler, gururumu ayaklar altina aldilar. Hayata kusturduler beni. Namus-eroin-kriz ucgeninde kaldigimda ben namusu seciyordum. Ama... Bedelini agir odedim. Herseyimi birakip ciktim o batakliktan. Yanimda sadece bes gunluk tozla. Bir dostumun "Bir gun kurtulmak istersen buraya gelebilirsin" dedigini hatirladim. Taksiye bindim. Tekerlekler dondukce o batakliktan gercekten uzaklastigimi hissettim. -Ailenden haber aliyor musun? Yikilmislar. Annem kalp hastasi oldu. Babam aklini yitirmek uzereymis. Hepsini bitirdim. —Turkcen iyi olmadigi icin sanirim bazi seyleri yeterince anlatamadin. Kendini bir filmle, sarkiyla, ya da kitapla anlat desem hangisini secersin? Besinci Element derim. Cunku orada aranan besinci element sevgiydi. Ben de hayatim boyunca hep besinci elementi aradim aradim. —Sen tip egitimi almis birisin. Eroinin icinde boyle bir element var mi? Yok. (Agliyor) Yine de dunyanin bir yerinde benim icin bir sevgi var. Buna inaniyorum. —Elini uzatip yardim etmek isteyen insanlar sana guvenebilir mi? Baska sansimin olmadigini biliyorum. Olecegimi biliyorum. Zamanimin daraldigini biliyorum. Ben inanclari olan bir insanim, Allah'a kendimi affettirmeden olmek istemiyorum. Bes gunluk eroinim var. Besinci gunun sonunda buyuk krize girecegim. En son krizim 2 saat 32 dakika surdu. Bu 3 saati asacak. Buna da insan bedeni dayanmiyor. Torbacilar bunu bildikleri icin durmadan beni ariyor. Mal vermek istiyorlar. Buna ragmen o batakliga donmeyecegim. Kriz aninda hastanede olursam yasarim. Yoksa burada... Bana son bir sans verin. Lutfen... (Agliyor) —Son kararin mi? Kesinlikle... Eger kontrol altina alinabilirse, yeterince gucluyseniz gercekten ise yarar. Ben yasayan kanit olmak istiyorum. — Bir cumle ile eroinin tanimini yapar misin? Hayalle gercek arasindaki cirkin cizgidir eroin. TORBACI, EROINMAN KIZI TEDAVI ETTIRDI! Ben ne torbacilar gordum. Temizsin hastaneden cikmissin seni araya araya buluyor, bedava mal veriyor. "Ic benden olsun" diyor. Temizsin ya. O kadar emekler, acilar bosa gidiyor. Bagimli olana kadar bedava, sonra olsen de parasiz zirnik yok. Romen kizin torbacisi farkliydi. Romen kiz, eroin parasini vucudunu satarak kazaniyordu. Sonra torbaci yanina aldi bunu. Birlikte yasamaya basladilar. Torbaci, hem satiyor hem de onun gozunun onunde erimesine dayanamiyor. Sonunda ona aciyor ve tedavi ettiriyor. Sonra da ulkesine gondermis. EROINMANIN SOZLUGU Peynir: Eroin Torbaci: Satici Hastayim: Krizdeyim Tedavi olmak: Krize girince mal cekip rahatlamak Kut—kut: Fuhus Tufaya cikmak: Hirsizlik Altin vurus: Yuksek dozda olum vurusu Ihlamur (Ih): Sus, caktirma Taklaya gelmek: Kafan iyi, ucuyorsun Cilalamak: Eroinin etkisini artirmak icin hap almak |